BALZAC: ACILAR SONSUZ OLUYOR, SEVİNÇLERİN İSE BİR SINIRI VAR!..

“Sonradan görmeler maymun gibidirler, maymunların becerikliliği vardır onlarda: Yukarılarda görür insan onları, tırmanış sırasında çevikliklerine hayran kalırlar; ama zirveye geldiler mi artık yalnız ayıp yerleri görülür.”

Honoré de Balzac (1799-1850): 19. yy Fransız edebiyatının büyük ismi. Edebi kariyerine oyun yazarak başladı. Ancak aldığı eleştiriler neticesinde romana yöneldi. Yirmi yılda 85 romanı tamamladı, öldüğünde arkasında 50 roman taslağı bıraktı. 1830 yılında kurmaca eserlerini Dante’nin İlahi Komedya’sına atıfla İnsanlık Komedyası başlığı altında topladı. Bir kısmı zamanla edebiyatın arketiplerine dönüşen 2000’i aşkın karakter yarattı, tüm bu karakterleri önyargıdan uzak analitik bir yaklaşımla, toplumsal sınıfından yalıtmaksızın ele aldı. Romana kazandırdığı toplumsal ve gerçekçi çerçeve ona gerçekçi romanın kurucusu unvanını kazandırdı.

Vadideki Zambak’tan Alıntılar 

“Ağlayanlara ne mutlu! Çünkü teselli edileceklerdir.”

“En önemli görgü kurallarından biri de insanın kendi hakkında konuşmamayı öğrenmesidir. Bir gün öylesine tanıdığınız insanlara kendinizden söz edin. Onlara acılarınızdan, zevklerinizden , ya da işlerinizden bahsedin. Yanınızdaki herkes, bulduğu usta bahanelerle birer birer çıkıp gidecektir. Eğer insanların sizi sevmesini istiyorsanız o zaman onlara kendilerinden bahsedin. Karşınızdaki yüzlerin hemen parladığını, ağızlarında memnun gülümsemelerin yayıldığını göreceksiniz. Arkanızdan da sizi öveceklerdir.”

“Sevgilerinizi sunacağınız kalbi iyi tanıyın.”

“Boğulmak üzere olan düşmanımı kurtarmak için suya atlamakta tereddüt etmem, sudan çıktıktan sonra ısınması için paltomu da veririm, hatta onu affederim bile, ancak suçunu asla unutamam!”

Aşkın en zarif ayrıcalığı kendi kendisini kanıtlamasıdır.

“Yadsınmış çocuklar, suçsuz sürgünler, siz, hepiniz, yaşama çöllerden girmiş olanlar, her yerde soğuk yüzlerle, kapalı yüreklerle, tıkanmış kulaklara karşılaşmış olanlar, hiç yakınmayın! Size bir yüreğin açıldığı, bir kulağın sizi dinlediği, bir bakışın size yanıt verdiği anda bir sevincin sonsuzluğunu yalnız siz bilebilirsiniz. Kötü günleri bir tek gün siliverir.”

FİZİKSEL ACI GELİP GEÇERKEN, DUYGUSAL ACILAR NEDEN BU KADAR UZUN SÜRÜYOR? – DR. JOHN PRESTON

“Her şey olmayan sevgili, hiçbir şeydir.”

“Bencillikle incinmiş sevgiler fazla bir ilgi uyandırmıyor insanda, yürek her türlü hesap kitap ve çıkardan tiksiniyor.”

Sizden her şeyi kabul ederdim; başkalarından hiçbir şey istemem

Hırsım sevgilim olacak. Tümüyle sizin olmak için buna gerek duymuyorum. Hayır, buradaki bilgeliğimden dolayı orada iyilikle ödüllendirilmek istemiyorum. Gideceğim, yalnız başıma, kendi kendime büyüyeceğim. Sizden her şeyi kabul ederdim; başkalarından hiçbir şey istemem.”

“Birçok mutsuz kişi için ‘yarın’ anlamsız bir sözcüktür.”

“Kendi içime yöneldim, beni serbest olmak isteyecek ölçüde sevmediğini düşündüm. Aşk bir cinayet önünde gerilediği sürece sınırlıymış gibi gelir bize, oysa sonsuz olmalıdır. Korkunç bir biçimde yüreğim burkuldu.”

“Acılarıma yeni acılar eklemeyin, hepsini bilmiyorsunuz! En gizlileri, bastırılması en güç olanları.”

“Aşk yaşamı yeryüzü yasasının ölümcül bir istisnasıdır; her çiçek ölür, büyük sevinçlerin, bir yarınları olursa, kötü bir yarınları olur. Gerçek yaşam bir bunalım yaşamıdır.”

“Sevilen kadın bütün kadınların en güzeli değil midir?”

“Aşırı güven saygıyı azaltır, bayağılık küçümsenmenize yol açar, fazla çaba da sömürülmenize neden olur.

“Çok acı çeken çok yaşamış demektir.”

“Beden bakımından çocuk, düşünce bakımından yaşlıydım, o kadar okumuş, o kadar düşünmüştüm ki, bu geçitlerin dolambaçlı güçlüklerini, bu ovaların kumlu yollarını göreceğim sırada, yaşamı soyut bir biçimde, tepeleriyle tanıyordum.”

“Belki de onun için bir rastlantıydım.”

“Sizi seven bir kadın tenha bir yerde yaşamaktadır; sizin bakışlarınız onun en büyük bayramıdır, sizin sözlerinizden beslenir. O yüzden bırakın o kadın sizin dünyanız olsun, zira siz onun her şeyi olacaksınız. Onu gerçekten sevin, onu üzmeyin, bir rakiple kıskandırarak ona eziyet etmeyin. Sevilmek, anlaşılmak en büyük mutluluktur; tek dileğim sizin de bunu bilmeniz.”

Tanrı, sevgiyi acıyla tanıyanları hiç kuşkusuz bağışlayacaktır.

“Zorbaca yasaklar, çocukta bir tutkuyu büyüklerde olduğundan daha da fazla biler; çocukların yalnız yasak şeyi düşünmek gibi bir üstünlükleri vardır, bu şey onlar için dayanılmaz bir çekicilik kazanır.”

“Gerçekten de üzüntüler hep midemizi etkiler…”

“Biz insanlar, sırlarımızı kendimize saklar, en yakınımızla bile paylaşmamayı prensip sayar, kendimizle övünürüz ama zaman olur yeni tanıdığımız birine tüm sırlarımızı açmaktan hiç çekinmeyiz.”

Her acı, insana bir şey öğretir. Ben de öyle büyük acılar çektim ki bilgim oldukça geniş.

“Ruh, yaşanan bu tür sahnelerin keyiflerini hiçbir çözümleme yapmadan çıkarır; ama bu görüntüler, daha sonraları çalkantılı bir yaşamın karanlık fonunda büyük bir şiddetle belirir, birbirleriyle ilişkilendirilmiş düşüncelerde, kaybolmuş mutlulukların anısında eriyip gitmiş pişmanlıklarda bütünleşmiş bir halde, tıpkı elmas gibi parıldarlar!”

“Bedeni iyileştirmek için önce yüreği iyileştirmek gerekir!”

“Hemen hepimiz sabahtan, dünyayı avucumuzda tutarak, yüreğimiz aşka susamış olarak yola çıkarız; sonra, aci deneylerden geçtiğimiz, insanlara, olaylara karıştığımız zaman, farkına bile varmadan, her şey yavaş yavaş küçülür, yığın yığın küller arasında azıcık altın buluruz: İşte yaşam”

“İnsanın hayatının baharında edindiği izlenimler ne derin çizgiler bırakıyor yürekte.!”

“Bir kadın, sevdiği adamın başka bir kadın tarafından mutlu edildiğini görmektense, onu can çekişirken görmeyi tercih eder.”

Kimi insanları toprağa gömeriz ama bazılarını öyle çok sevmişizdir ki kefenleri kalbimiz olur, her atışıyla onun anısı her günümüze karışır, nefes aldıkça onu düşünürüz.

“Sevdiğimiz zaman, seçtiğimizi her şeyin üstüne koyarız. Üstünlüğümüzde inancımızı sarsan şey, aşkımızı da sarsar. Bizi pohpohlarken, siz kendi kendinizi pohpohluyorsunuz. Kibar çevrede kalmayı, kadınlarla düşüp kalkmanın sevincini tatmayı çok istiyorsanız,  bütün söylediklerinizi özenle saklayın onlardan: Ne aşklarının çiçeklerini kayalara serpmekten hoşlanırlar ne de hasta bir yüreği sarmak için sevgilerini cömertçe harcamaktan. Bütün kadınlar yüreğinizin kuruluğunun farkına varır, siz de hep mutsuz olursunuz. Size bunları söyleyecek kadar içten davrananları, bugün sadık dostunuzun yaptığı gibi size hiçbir kin duymadan, dostluklarını sunarak ayrılacak kadar iyi olanları çok azdır.”

Honore de Balzac
Vadideki Zambak

Cevap Ver

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz