Tolstoy: Biri tokat attı diyelim, öbür yanağını çevirdin ona da attı ne yaparsın?

Üçüncü koğuştan bağrışmalar, gürültüler geliyordu. Müdür parmağı ile kapıya vurarak: «Dikkat! diye bağırdı. Kapı açıldığı zaman mahkûmlar yine yataklarının ayakucuna geçmişlerdi. Yalnız birkaç mahkûm yine yatmaya devam ediyor, öfkeden gözleri dönmüş iki tanesi de kavga ediyordu. Birisi elini hasmının sakalına atmış, öteki de onu saçlarından kavramıştı. Ancak müdür yanlarına yaklaştığı zaman ayrıldılar. Birisi kaputunun kolu ile kanayan, sümüklü burnunu siliyordu. Ağzından kanlı salyalar akmaktaydı. Öteki ise sakalından kopmuş kılları çekmekteydi.
Müdür sert bir eda ile bağırdı • «Koğuş kıdemlisi nerede?»
Güçlü kuvvetli, yakışıklı bir genç ilerleyerek, fesat bir bakışla: «Söz anlatamam ki onlara müdür bey!» dedi. Müdür kaşlarını çatarak yanıt verdi:
— «Ben gösteririm onlara.»
İngiliz: «Neden kavga ediyorlarmış?» diye sordu.
Kavganın, hükümlülerden birinin ötekinden aşırdığı bir dolar yüzünden çıkmış olduğu anlaşıldı. İngiliz, müdürün de izniyle onlara yine isa’dan söz eden bir söylev verdi, sonunda sordu:
— «İsa’nın on emrine göre, size hakaret eden bir insana karşı nasıl davranmak gerek?* Çevirip sorun bakalım, bunu biliyorlar mı?»
Bir mahkûm müdürden tarafa yan yan bakarak;  Müdüre şikâyet edilir, o da işin icabına bakan» dedi.
Bir başkası da şöyle dedi: «Hakareti kim etmişse ağzını; burnunu dağıtırsın, bir daha da kafanı ütülemez senin.»
Birkaç kişinin onaylayan bir eda ile gülüştükleri işitildi. Nehlûdoy yanıtları İngilizce’ye çevirdi.
İngiliz: «Söyleyin onlara,» dedi, «İsa bize bunun tam tersini yapmamızı emrediyor: ‘Birisi bir yanağına tokat atarsa öbür yanağını çevir ona,’ diyor.»
Bir yandan da eliyle, sözlerinin anlamını belirtmek  için işaretler yapıyordu.
Dmitriy bu sözleri Rusça’ya çevirince bir mahkûm i «Kendisi öyle yapsın,» dedi.
Hastalardan biri de sordu : «Herife öbür yanağını çevirdin diyelim. Ya ona da bir şamar atarsa, neni çevireceksin ona?» ,
— «O zaman herif seni bir temiz pataklar, yahut»  Arkadan birisi gülerek: «Hadi, bir dene bakalım, >
dedi.
Bunun üzerine, koğuşla herkes gülmeye başladı. Demin dayak yiyen adam bile kanları, sümüğü arasında gülmekten kendini alamadı hatta. Hastalar da gülüyorlardı.

https://www.cafrande.org/aziz-nesinden-bir-hikaye-hazreti-isa-ile-iki-kisi/
İngiliz, istifini bozmadı:
— «Söyleyin onlara.» dedi, «Şimdi onlara olamaz gibi gelen şey, inanç sayesinde oluverir. Sorun bakalım: İçki içiyorlar mıymış»
Bir ses: Hem de nasıl! dedi.
Yine gülüşmeler işitildi.

Diriliş – Lev Nikolayeviç Tolstoy 

*”Tendre l’autre joue”: (Matta 5, 39) sağ yanağına vurana sol yanağını da çevirmek anlamına gelir.
-Luka İncili, Hz. İsa’nın “bir yanağına tokat atana diğer yanağını çevir” (Luka, 6/29)
Matta İncili, 5.Bap, 39. : Fakat ben size derim: Kötüye karşı koma ve senin sağ yanağına kim vurursa, ona ötekini de çevir.
Devamı, 5/40. : Ve eğer biri seninle mahkemeye gidip senin gömleğini almak isterse, ona abanı da bırak.
5/41: Ve kim seni bir mil gitmeğe zorlarsa, onunla iki mil git.
5/42: Senden dileyene ver, senden ödünç isteyenden yüz çevirme.  [Sitenin Notu]

Cevap Ver

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz