“Beni üzecek gücü sana verdiğim için kendimden özür dilerim.”
“Her şey bir aldatmacadır: en az yanılmaya bakmak, normal ölçüler içinde kalmak, en aşırının peşinden gitmek. Birinci durumda ona ulaşmayı kendisi için kolaylaştırmaya çalışarak insan aldatır İyi’yi, ve eline yetersiz silahlar vererek aldatır Kötü’yü. İkinci durumda, dünyevi işlerde bile ele geçirilmeye uğraşılmadığı için aldatılır İyi. Üçüncü durumda ise, kendisinden olabildiğince uzaklaşılarak aldatılır İyi, ve en aşırıya vardırılarak güçsüz kılınacağı umulduğu için aldatılır Kötü. Bunların içinden yeğlenebilir olarak ikinci durum görünüyor, çünkü her durumda İyi aldatılırken, hiç olmazsa bu durumda, en azından görünüşte, Kötü aldatılmamaktadır.”
“Kendine bir engel arayarak vaktini boşa harcama. Belki de hiç engel yoktur.”
“İnsanın belli başlı iki günahı var, öbürleri bunlardan çıkar: Sabırsızlık ve kayıtsızlık. Sabırsızlıktan Cennet’ten kovuldular, kayıtsızlıktan geri dönmüyorlar. Ancak belki de belli başlı sadece bir günah var: Sabırsızlık… Sabırsızlıktan kovulmuşlardı, sabırsızlıktan geri dönmüyorlar.”
“Bastığın yerin iki ayağının kapladığından daha büyük olamayacağını anlamaktır mutluluk.”
“Evlenmek, önce güven ister.
Yoksa birinin yalnızlığını, bir başkasınınkine eklemek, asla bir yuva değil, tersine, bir zindan yaratır.”
“Hiçbir zaman üstesinden gelemeyeceğimiz veya cevabını bulamayacağımız sorular hep olacaktır.”
“İnsan ancak olabildiğince az yalan söylediğinde olabildiğince az yalan söylemiş olur; yoksa olabildiğince az yalan söyleme fırsatını bulduğunda değil.”
“Önceleri sorularıma neden cevap alamadığımı anlayamıyordum, şimdiyse soru sorabileceğime nasıl inandığımı anlamıyorum.”
“Dünyadan elini eteğini çeken herkes sevmelidir herkesi; çünkü onların dünyasından da elini eteğini çekmektedir. Böylelikle insan kendi doğasının içyüzünü anlamaya başlar; bu varlık sevilmez de ne yapılır ama bunun tek koşulu vardır: Sevilenin dengi olmak.”
“Kendini insanlığa karşı sına. Bu, şüpheciye şüphe duymasına, inanana da inancı öğretir.”
“Düz bir yolda yürüyor olsan, tüm ilerleme isteğine rağmen hala gerisin geriye gitsen, o zaman bu ümitsiz bir durum olur; ama sen dik, senin de aşağıdan gördüğün gibi dik, bir yamaçı tırmandığını göre, adımlarının geriye doğru kayması, zeminin özelliğinden ileri gelebilir, “umutsuzluğa kapılmamalısın.”
“Bilgeliğin başladığına dair ilk belirti, ölme isteğidir. Bu yaşam katlanılmaz görünür, bir başkası ise erişilmez.”
“Cennet’te yaşamak üzere yaratılmıştık, ve Cennet bize hizmet etmek için düzenlenmişti. Sonra yazgımız değiştirildi; Cennet’in yazgısında da bir değişiklik oldu mu, bu hiçbir yerde belirtilmiyor.”
Franz Kafka – Aforizmalar