Orhan Turhan fotoğraf sergisi online olarak cafrande.org’ta

Fotoğraf sanatçısı Orhan Turhan’ın yeşiliyle meşhur Bursa’da, tarihi ve muhteşem manzaralarıyla ünlü Uludağ’ın eteklerinde  genellikle BUFSAD doğa fotoğraf atölyesi ile gerçekleştirdiği çekim gezilerinden ve dağcılık grubuyla yaptığı treakıng yürüyüşleri sırasında çektiği fotoğraflardan oluşuyor.  Geçtiğimiz ay içinde bu çalışmaların bulunduğu bir sergiyi BUFSAD’a izleyicisiyle buluşturan  sanatçı,   alışılmışlığın üzerinde  bir katılım sağlamıştı.
Bizi bu düşsel yolculuğu çıkararak,  bir tomurcuğun açılışına bir kardelenlenin uyanışına  tanık eden Orhan Turhan’a çok teşekkür ediyoruz.

Uludağ
Bursa ili sınırları içinde, 2.543 m yüksekliği ile Türkiye’nin en büyük kış ve doğa sporları merkezi olan Uludağ, Marmara Bölgesinin en yüksek dağıdır. Kuzeybatı-güneydoğu doğrultusunda uzanan Uludağ’ın uzunluğu 40 km’yi bulur. Genişliği ise 15-20 km’dir. Toplu ve heybetli bir görünüşe sahip olan bu dağın Bursa’ya bakan yamaçları kademeli, güneye Orhaneli’ne bakan tarafları ise düz ve daha diktir. En yüksek noktası Uludağtepe’dir (2.543 m). Dağın kuzey tarafında Sarıalan, Kirazlı, Kadı, Sobra yaylaları vardır.

Antik çağın ilk tarihçilerinden Heredot (İ.Ö 490-420) yazdığı Heredot Tarihi isimli kitabında Uludağ, Olympos olarak geçer ve Olympos’ta Lydia kralı Kroisos’un oğlu Atys’in yaşadığı trajediyi anlatır. Heredot’tan 400 yıl sonra Amasya doğumlu coğrafyacı Strabon (İ.Ö 64-İ.S 21) yazdığı 17 kitaptan oluşan Coğrafya isimli kitabında Uludağ, Olympos ve Mysia Olympos’u olarak geçer. Strabon; Mysia isminin aslının Lydia’lılarda gürgen ağacı anlamına gelmekte olduğunu belirtir. Roma İmparatorluğu’nda resmi din Hıristiyanlık olduktan sonra Uludağ’da 3. yüzyıldan sonra keşişlerin yaşadığı ilk manastırlar kurulmaya başlanmış ve manastırlar 8. yüzyılda sayıca en üst seviyeye çıkmıştır. Uludağ’da Nilüfer çayı ile Deliçay arasındaki vadi ve tepelerde 28 manastır kurulmuştur. Orhan Gazi Bursa’yı uzun bir kuşatmadan sonra teslim almış ve dağdaki keşişlerin yaşadığı manastırların bir kısmı terk edilirken, bazılarının yerlerine Doğlu Baba, Geyikli Baba, Abdal Murat gibi dervişlerin inziva yerleri olmuştur. Bursa’nın fethinden sonra Türkler dağa Keşiş Dağı ismini vermişlerdir. 16. yüzyılda Bursa’ya gelen Alman seyyah Reinhold Lubenau Uludağ’ın Türklerin eline geçtikten sonra keşişlerin sadece gündüzleri ibadet için dağa çıktıkları ve manastırların harç kullanılmadan taş duvarlarla yapıldığını belirtir. Olympos Mysios veya Keşiş dağı, 1925 yılında “Bursa Vilayeti Coğrafya Cemiyeti’nin girişimleri ve Osman Şevki Bey’in önerisi ile “Uludağ” adını almıştır.

FOTOĞRAFLARI GÖRMEK İÇİN BURAYI TIKLAYINIZ

Orhan turhan ve fotoğrafları hakkında daha fazla bilgiye www.orhanturhan.org adresinden ulaşabilirsiniz:

3 Yorumlar

  1. Sayın Orhan Bey,

    Online serginizi ilgiyle izledim..
    Bakıpta göremediklerimizi görüp bize ilettiğiniz için sizi canı gönülden tebrik ederim..

    Ayrıca teknik bilginiz, sunumunuzla birleşince çok enfes, seyrine doyum olmayan kareler ortaya çıkarmış..

    Başarılarınızın devamını dilerim..

Cevap Ver

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz