Lenin’in Vasiyeti: Stalin elindeki gücü gerekli özenle kullanmaz, Troçki kendine çok güveniyor

483

53 yaşında yaşama veda etmeden yaklaşık bir yıl önce (1922 yılı sonu – 1923 yılı başı) Devrimci lider Vladimir Lenin, eşi Nadejda Krupskaya’ya vasiyetini yazdırdı. Vasiyete; Sovyetler Birliği yönetim organlarında değişiklik yapılması gereğini bildiren Lenin, Sovyet liderleri hakkında düşüncelerini de sıralıyordu. Özellikle Josef Stalin’in Sovyetler Birliği Komünist Partisi Genel Sekreteri görevinden alınmasını istiyordu. “Yoldaş Stalin, Genel Sekreter olur olmaz elinde büyük bir güç biriktirmeye başladı. Bu yetki ve gücü gerekli özenle kullanacağına dair emin olamıyorum” derken  Troçki ise “Belki de halihazırdaki Merkez Komitedeki en kabiliyetli kişidir ancak kendisine aşırı güvenmekte ve işlerin sadece yönetsel taraflarıyla ilgilenmektedir.” diyor.

Lenin vasiyetini Nisan 1923’de yapılacak olan XII. Kongre’de okunmasını istiyordu. Ancak Mart ayında geçirdiği beyin kanaması yüzünden felç oldu ve konuşma yetisini kaybetti. Bunun üzerine vasiyet eşi Nadezhda Krupskaya tarafından gizlendi ve saklandı. Eşi, Lenin’in iyileşeceğini umuyordu. Lenin’in 21 Ocak 1924 günü ölmesiyle beraber vasiyeti Komünist Partisi Merkez Komitesi Sekretaryasına teslim etti. Mayıs 1924’de yapılacak olan XIII. Kongre delegelerine de bildirilmesini istedi. Lenin’in vasiyeti, partiyi yöneten üçlü olan Josef Stalin, Grigori Zinovyev ve Lev Kamenev’i çok zor durumda bıraktı. Eğer vasiyet örtbas edilirse haklarındaki eleştiriler partililer tarafından öğrenilmemiş olacaktı. Ancak parti önderliği Bolşevikler arasındaki saygınlığı tartışılmaz olan önderleri Lenin’in isteğini kabul etmedikleri daha büyük sorunlarla karşılaşmaktan çekinmekteydi. Partinin yönetimiyle ilgili özellikle Leon Troçki ile iktidar mücadelesinin ortasında olan liderlik açmazda kalmıştı. Sonunda Merkez Komitede önerilen uzlaşmaya göre vasiyet XIII. Kongre delegelerine aşağıdaki şartlarla verilecekti:[1]

* Vasiyet her bölge delegeleri tarafından ayrı ayrı okunacak, eş zamanlı okuma olmayacaktır
* Not almak yasaktır
* Kongre süresince vasiyetten bahsedilmeyecektir

Öneri Merkez Komitede Krupskaya’nın muhalefetine rağmen çoğunluk oyuyla kabul edilir. Bu şekilde vasiyet Lenin’in öngördüğü etkiyi yaratmayacak ve Stalin Merkez Komiteye istifasını sunmasına rağmen bu talep kabul edilmeyecektir. Stalin Genel Sekreterliğe devam edecektir. Belge parti içinde süren hizip mücadelelerinde sürekli gündemde kalacaktır. 1924-1927 yılları arasında Sol Muhalefet ile Stalin-Buharin ekibi arasındaki mücadele döneminde Stalin 1926 Temmuz Merkez Komite birleşiminde okumak durumunda kalır. Vasiyetin tashih edilmiş bir versiyonu Aralık 1927’de yapılan XV. Kongresinde delegelere basılı olarak verilir. Ancak belge parti dışında yaygın olarak basılmayacaktır. Vasiyetin varlığı ve içeriği ile ilgili olarak Batıda ilk haberler Max Eastman’ın Lenin Öldüğünden Beri adlı 1925 yılında yazılan eseriyle ortaya çıkar. Sovyet liderliği ise konuyla ilgili olarak bir reddiye yazısı yazması için halen Politbüro üyesi olan Troçki’yi görevlendirir. Troçki Eastman’ın verdiği bilgileri reddeden bir yazı kaleme alır ve yayınlar. Stalin döneminde belgenin varlığından bahsetmek Bolşevik karşıtı propaganda kapsamında suç olarak değerlendrilmiş ve cezalandırılmıştır. Stalin’in 1953 yılında ölmesinden sonra 1956 yılında yapılan ünlü XX. Kongre ile birlikte vasiyet resmen yayınlanmıştır.
Lenin’in vasiyeti, Lenin’in siyasi vasiyeti olarak değerlendirilen ve son dönemlerinde dikte ettirerek kaleme aldığı eserlerle karıştırılmamalıdır. Bu eserlerde Lenin dünyadaki ilk sovyet deneyiminin izlemesi gerektiğini düşündüğü görüşlerini aktarır:

Belgenin içeriği

Belge aslında Lenin’in kendisinin de dahil olduğu Sovyet hükümetinin bir eleştirisidir. Gelecekte partide yaşanması muhtemel tehlikelerden[4] bahsedilerek bazı öneriler yapılmıştır.[5] Stalin ve Troçki eleştirisi:

Yoldaş Stalin, Genel Sekreter olur olmaz elinde büyük bir güç biriktirmeye başladı. Bu yetki ve gücü gerekli özenle kullanacağına dair emin olamıyorum. Diğer yandan yoldaş Troçki ise İletişim Halk Komiserliği başlığında da görüldüğü gibi Merkez Komite iradesine karşı yürüttüğü mücadele sırasında önderlik kabiliyetlerini göstermiştir. Belki de halihazırdaki Merkez Komitedeki en kabiliyetli kişidir ancak kendisine aşırı güvenmekte ve işlerin sadece yönetsel taraflarıyla ilgilenmektedir.

Halihazırdaki Merkez Komitesinin öne çıkan bu iki liderinin bahsettiğim özellikleri eğer Parti önlem almazsa ileride bir bölünmeye yol açabilir, bu ayrışma beklenmedik bir anda yaşanabilir.

Lenin

Lenin, Stalin’in kullanabileceğinden daha fazla güce sahip olduğunu ve eğer onun yerine geçerse tehlikeli olabileceğini düşünüyordu. Birkaç hafta sonra yaptığı eklemede Stalin’in Genel Sekreterlik konumundan alınmasını önerir:

Stalin çok kaba; biz komünistler arasında bu kötü özellik katlanılabilir olsa da Genel Sekreterlik makamı için tahammül edilemezdir. Bu yüzden yoldaşların Stalin’i o konumdan almanın bir yolunu bulması ve Yoldaş Stalin’den bu açıdan farklı bir yoldaşı aynı göreve getirmenin bir yolunu bulmaları gerektiğini düşünüyorum; daha anlayışlı, daha sadık, daha saygılı ve yoldaşlarına karşı daha düşünceli, daha az kaprisli vb. Bu durum ayrıntı olarak değerlendirilebilir. Ancak partide olası bir bölünmenin engellenmesi açısında Stalin ile Troçki’nin ilişkisiyle ilgili yazdıklarım önemsiz değildir, belirleyici olabilecek bir ayrıntıdır.

Lenin

30 Aralık 1922 günü Ulusal Sorun Üzerine adlı eserinde Lenin; Gürcistan Olayı ile ilgili olarak Feliks Dzerjinski, Grigori Ordjonikidze ve Stalin’i eleştirerek Büyük Rus milliyetçiliği ile itham etmiştir:

Bu konuyla ilgili Stalin’in yönetsel olarak aceleciliği ve sosyal milliyetçiliğe olan meşhur sevdası yüzünden ölümcül bir hata işlenmiştir. Siyasette bu tür bağlılık genellikle en kötü sonuçlara yol açar.

Lenin

Lenin, vasiyetinde diğer Politbüro üyelerini de eleştirmekten geri durmayacaktır:

Zinoviev ve Kamenev’in Ekim günlerindeki davranışları (Ekim 1917’de iktidarın alınmasına karşı muhalefetleri) şüphesiz bir istisna değildi, ancak kabahat aranacaksa Troçki’nin Bolşevik olamamasına da bakılmalıdır.

Lenin[6]

Son olarak genç Bolşevik önderler Nikolay Buharin ve Georgi Pyatakov eleştirilecektir:

Onlar bence gençler arasında en öne çıkan isimlerdir ve aşağıda belirttiğim hususlar akıldan çıkartılmamalıdır: Buharin Partideki en değerli ve en öne çıkan teorisyen olmakla kalmayıp tüm Partinin sevgilisidir, ancak teorik düşünceleri ancak büyük bir şerh konarak Marksist olarak değerlendirilebilir, onda skolastik bir yan sürekli var oldu.(Diyalektikle ilgili hiç bir çalışma yapmadı ve korkarım ki tam olarak algılayamadı)

Pyatakov ise şüphesiz çok kabiliyetli birisi ancak işlerin yönetimsel kısımlarına aşırı önem gösteriyor ve önemli siyasi sorunlarda bu sıkıntı yaratıyor.

Yapılan bu değerlendirmeler sadece içinde bulunduğumuz durum için ve bu öne çıkan sadık Partililerin bilgilerini artırma ve tek taraflılıklarını geliştirmeye fırsat bulamamaları varsayımı üzerine yapılmıştır.

Lenin

İlgili belgeler

* Kongreye Mektup, (Rusça: Письмо к съезду)
* Gosplan’a[2] Yasama Görevleri Verilmesi Üzerine (Rusça:О придании законодательных функций Госплану)
* Ulusal Sorun Üzerine (Rusça: К ‘вопросу о национальностях’ или об ‘автономизации’)
* Günlükten Sayfalar (Rusça: Странички из дневника)
* İşbirliği Üzerine (Rusça: О кооперации)
* Devrimimiz Üzerine (Rusça: О нашей революции)
* Rabkrin’i[3] Nasıl Yeniden Örgütleyeceğiz (Rusça: Как нам реорганизовать Рабкрин)
* Az Olsun Öz Olsun (Rusça: Лучше меньше, да лучше)

Kaynakça

1.Vasiyet ilk kez artık partiden tasfiye edilmiş olan Troçki tarafından 1934 yılında yayınlanacaktır.
2.Devlet Planlama Komitesi
3.İşçi ve Köylü Denetim Kurumu
4.Lenin’in öngördüğü Stalin-Troçki ayrımı yaşanmış ve Troçki ile ekibi tasfiye edilmiştir.
5. Lenin önerilerinin nasıl uygulanacağı konusunda ipucu vermemektedir.
6.Metnin Rusça aslı, 21 Mart 2010 tarihinde erişilmiştir

Cevap Ver

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz