Küba-ABD ilişkilerindeki yumuşa üzerine Küba lideri Raul Castro: Bir arada yaşamayı öğrenmek zorundayız

Raul CastroBugün de, güçlüklere karşın, müreffeh ve sürdürülebilir bir Sosyalizm’in inşası doğrultusunda ekonomik modelimizi güncelleme işine koyulduk.
Dün (16 Aralık) Başkan Obama’yla gerçekleştirdiğim telefon görüşmesi de dahil en üst düzeyde bir diyalogun sonucu olarak, her iki ulusun da karşılıklı çıkarına olan bazı sorunların çözümünde yol alabildik.
Fidel’in Haziran 2001’de “Dönecekler” diyerek söz verdiği gibi, Gerardo, Ramon ve Antonio bugün memleketimize ulaştılar.
Bu hedef doğrultusunda amansız bir mücadele veren ailelerinin ve bütün halkımızın muazzam sevinci, salıverilmeleri için son 16 yıldır yorulmak bilmeden çabalayan yüzlerce dayanışma komitesi ve gruplar, hükümetler, parlamenterler, örgütler, enstitüler ve şahsiyetler tarafından paylaşıldı. Hepsine en derin şükran ve bağlılıklarımızı sunuyoruz.

Başkan Obama’nın kararı halkımızın saygı ve teşekkürünü hak ediyor.

Vatikan’ın, özel olarak da Papa Francis’in Küba-ABD ilişkilerini geliştirme doğrultusundaki çabalarıyla ortaya koyduğu destek için teşekkür etmek istiyorum. Ayrıca, Kanada’ya da iki ülke arasındaki üst düzey diyalogu kolaylaştırdığı için teşekkür etmek istiyorum.

Karşılık olarak, biz de ABD için çalışan Küba kökenli bir ajanı serbest bırakıp bu ülkeye geri gönderme kararı aldık.

Bundan başka, ve insani nedenlerle, bugün ABD yurttaşı Alan Gross’u da ülkesine geri gönderdik.

Tek taraflı olarak, her zamanki pratiğimiz olduğu üzere, yasal sistemimizin hükümlerine katı bir riayet içinde, ABD çıkarlarına çalışan (yukarıda söz edilen) insanların bırakılması da dahil olmak üzere ilgili mahpuslara hukuki haklarını tanıdık.

Ayrıca, diplomatik ilişkilerimizi yenilemeye de karar verdik.

Bu, hiçbir şekilde temel sorunun çözüldüğü anlamına gelmez. Ülkemize muazzam insani ve ekonomik zararlar veren ekonomik, ticari ve finansal ambargo son bulmalı.

Her ne kadar ambargo yasaya bağlıysa da, uygulamayı değiştirmeye yönelik idari otorite de ABD başkanındadır.

ABD hükümetine, ülkelerimiz arası ilişkilerin normalleşmesi yönünde ilerlemek ve iki taraflı atmosferi geliştirmek için, Birleşmiş Milletler Antlaşması ve Uluslararası Hukuk ilkeleri temelinde karşılıklı adımlar atmayı önerdik.

Küba, Birleşmiş Milletler gibi çok taraflı organlarda birlikte çalışma konusunda gönüllü olduğunu yineliyor.

Ulusal egemenlik, demokrasi, insan hakları ve dış politika ile ilgili meseleler başta olmak üzere derin görüş ayrılıklarımızın ayırdında olmakla birlikte tüm bu konularda diyaloga girmeye gönüllü olduğumuzu yeniden teyit ediyorum.

ABD hükümetine; seyahat, doğrudan posta hizmetleri ve telekomünikasyon başta olmak üzere halklar, aileler ve her iki ülke yurttaşları arasındaki bağları sınırlayan ya da aksatan engellerin ortadan kaldırılması çağrısında bulunuyorum.

Teatilerimizde kaydettiğimiz ilerleme kanıtlıyor ki pek çok soruna çözümler bulabiliriz.

Tekrar tekrar söylediğimiz gibi, medeni bir şekilde farklılıklarımızla bir arada yaşama sanatını öğrenmek zorundayız.

İleri bir tarihte bu önemli meseleler üzerine konuşmayı sürdüreceğiz.

Teşekkürler.

Cevap Ver

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz