Günümüz bilmi insan vücudunda 100 trilyondan fazla hücre olduğunu, bunların birbirinden farklı şekillerde ve büyüklükte olduklarını, bazıları gözle görülebilirken bazılarının ise bir milyon tanesinin biraraya gelmesiyle ancak bir iğne ucu kadar yer kapladığını söyler.
Hücre: Canlının tüm yaşam özelliklerini taşıyan ve uygun koşullarda yaşamını tek başına sürdürme yeteneğine sahip temel yapısı itibariyle en küçük yaşam birimidir. En kaba tabiriyle hücreler dokuyu dokular organlarımızı oluşturur. Vücudumuzun her noktasında “küçük” ve karmaşık bir hayat hüküm sürer. İnsanın herhangi bir organının derinliklerini mikroskop altında incelediğimizde, orada o organı oluşturmak üzere biraraya gelmiş ve her an faaliyet içinde olan milyonlarca minik canlının yaşadığını görürüz. Yalnızca insan değil, bütün canlılar hücre denilen bu mikroskobik canlıların biraraya gelmesinden oluşurlar.
[googlevideo]http://video.google.com/videoplay?docid=-5647728023773445688&q[/googlevideo]
İlk defa 1665 yılında Robert Hook, mantar dokusunu incelemiş gözlemlediği yapılarda küçük boşluklar görmüş ve gördüğü bu boşluklara içi boş odacıklar anlamına gelen HUCRE demiştir. Ancak hücre biliminin başlangıcı Matthias Schleiden ve Theodor Scwann tarafından ortaya konan hücre teorisine dayanmaktadır. Bu teori, tüm canlıların hücrelerden meydana geldiğini ve canlı yapısına katılan her hücrenin bağımsız olmalarına karşın birlikte çalıştıklarını ifade eder.
Günümüz Hücre teorisi
Bütün canlılar bir veya bir çok hücreden meydana gelir
Hücreler canlının en küçük yapısal ve fonksyonel birimidir
Hücreler kendilerinden önceki hücrelerin bölünmesi İle meydana gelirler