Yas Evine Akan Bir Ağıt: Metin Kaygalak’ın Yeni Kitabı “Doğu Kapısındaki Jonglör”

Şimdi bu lafların
Neşet ettiği asıl şeye gelirsek:

Kim bu kardeşim
Böyle büyük sözler devirerek
Geçen önümüzden.
Kim ve neden
Böyle omuzlu omuzlu
Böyle kıçın kıçın
Böyle burun burun
Direnen…

1968 yılında Bingöl’de doğan şair, 1990 yılında Uludağ Üniversitesi İktisadı ve idari Bilimler Fakültesi’ni bitirdi.
Yüzümdeki Kuyu adlı ilk şiir kitabını 1998’de, ikinci kitabı Suya Okunan Dua’yı 2000’de, Nar Defterleri ve Ortodoks Oğlanlar İçin Fücur adlı diğer iki şiir kitabı eşzamanlı olarak 2006’da son kitabı Doğu Kapısındaki Jonglör ise 2013’te yayımladı. Çeşitli gazetelerde güncel siyaset üzerine yazılar yazdı. Bazı şiirleri Kürtçe, İngilizce ve Almanca’ya çevrildi.

Milli Dua / Bayraklar Yarım

Başa dönersek
Yani kemikleriyle koşan bir adam
Geçiyorsa önümüzden…
Ağır ve suskun ağlıyorsa
Bir kadın
Mor Gabriel’den düşmüş bir Tur Abdinli
Ya da düpedüz Kürdî bir akşamı râmetmiş

Kemik kelimeler dağıtıyorsa geceye…
O vakit Levhalar insin
Bayraklar çekilsin göndere büyüüük!
Tunçtan kelimeler asılsın şehrin girişlerine
Varaklı vakur laflar gezdirilsin
Böbür göğüslerinde sokaklar gümrah!
Milli bir duaya durur gibi… değil!
Sıradan bir şarkıya başlar gibi

Bir Kürdistan şarkısı niçin olmasın?

Metin Kaygalak

Doğu Kapısındaki Jonglör Kitap İçeriği

JONGLÖR ve CÜRUF
Black Rock 1.2.3
Kayıp Vals
Yavuz Oğlanın Şarkısı
Anglosakson İçin Kara
Milli Dua / Bayraklar Yarım
Nasıra ve Arzu
Heveskâr Hacıağa
Siyah İyilik
Füsunkâr Kızlar İçin Kanto
Çocuklar lptila
Ebedi Hüsran
Kazzaz Kadınlar
Seküler Mezmur
Hılekâr Fire
Hakir Melike
Ev Karadır
Kahhar Vaftızcinın Şarkısı
Tecımen Oğlanın Şarkısı
Jazz Müslim
Feodal ve Varlık
Mübarek ve Cari
Haysiyet Uzvu
Yılanların Gömleği
Kardeşlik Rüsva
Pürıten Vatanseverin Şarkısı
NATAMAM HALKLAR İÇİN ŞARKI
Babil’in Tuğlaları

Kaygalak şiiri için ne demişlerdi?*

İlhan Berk: Kaygalak, şiirin tarihinin her şeyden önce dilin ve tekniğin tarihi olduğunu anlamıştır. Bazı şairler böyledir. Yıllarca içten içe dille, tarihle, teknikle yoğrulmuş doğarlar. İlk kitabıyla insanı şaşırtırlar. Kaygalak’ın şiirini ben de böyle şaşırarak öğrendim. (…) Yepyeni bir dil, yapı, deyiş.

Arif Damar: 68 yaşına geldiği halde kendine özgü bir şiir, bir ses yaratamamış şairlerin yanında bir Kaygalak şiirinden söz edebiliriz. Genç yaşlı, Metin, bütün şairlerimizden farklı bir yerde duruyor. (…) Kürt kökenli Cemal Süreya gibi büyük bir şair niye olmasın?

Orhan Koçak: Yahya Kemal gibi, Dıranas ve Tanpınar gibi, Cemal Süreya ve Ece Ayhan gibi, Hilmi Yavuz ve İsmet Özel gibi, yapacağı işi en baştan sezen ve çoktan biçimlendirmiş olarak doğan bir şiir.

Haydar Ergülen: Onun şiirleri sanki yeni bir kutsal kitabın metinleri gibi. Hem Batıni hem Hurufi; ikisi bir araya gelince de hem güçlü bir şair çıkıyor ortaya hem de ateşli bir itiraz.

Hilmi Yavuz: Bu iki kitabıyla Kaygalak’ın genç şairler arasında gerçekten öne çıkan bir kimlik edindiğini rahatlıkla söyleyebilirim. Kaygalak’ın şiirini ilgiyle izliyorum. Doğu yöresinden gelen genç arkadaşlarımızın şiirlerinde çok radikal bazı değişiklikler görüyorum. Bunu Kaygalak’ın şiirlerinde de görmek mümkün. Ve bunun da bizim şiirimiz için değerli bir dönüşüm olduğunu düşünüyorum.

*Yasemin Bay, Milliyet gazetesi, 5 Ocak 2007

Cevap Ver

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz