Ana Sayfa Bilim ve İnsan Çok Garip Olaylar (Parapsikoloji) üzerine, SSCB’li Fizikçi Lev Venchaunas ile söyleşi

Çok Garip Olaylar (Parapsikoloji) üzerine, SSCB’li Fizikçi Lev Venchaunas ile söyleşi

İnsan dimağının açıklanamayan bazı yönleri var; diğer insanların biyolojik alanını hisseden bu sayede hastalıktan teşhis eden insanlar, ellerinde karmaşık aletler olmadan toprak altındaki suları, madenleri ve mağaraları keşfeden insanlar,  iradelerinin gücü ile bitkileri etkileyenler insanlar…

Metal kutular  içine 20 – 40 karınca konuldu, sonra bu metal kutular karınca yuvasının ağzına yakın bir yere gömüldü.  Kontrol amacı ile karınca ihtiva eden metal kutular arasına boş metal kutular serpiştirildi. Kısa bir süre sonra karıncalardan oluşmuş bir kurtarma ekibi olay verine geldi. Gelen karıncaların hemen hepsi içinde karınca bulunan metal kutuların üzerinde toprağı kazmağa başladı, hapsedilmiş arkadaşlarını kurtaracaklardı. Boş metal kutular üzerindeki toprağı kazmadılar…

Parapsikoloji üzerine, SSCB Biyolojik Enformasyon Laboratuarı Direktörü Fizikçi Lev Venchaunas ile söyleşi

SORU — Modern bilim parapsikolojik araştırmaları hiçbir zaman ciddiye almadı. Bununla birlikle dünyada birçok laboratuar ve bu arada sizinki parapsikolojik olaylarda bilinmeyen bir biyolojik bağ keşfetmeye çalışıyor. Neler bulmayı umuyorsunuz? Yaratıcı çabalarınızı daha gerçekçi problemlere yöneltmeniz daha iyi olmaz mıydı?

VENCHAUNAS – Birçok bilim adamı sabırsızlıkları nedeniyle bize sırt çevirdi bilmecelere cevap bulmak uzun zaman alırsa insanlar sinirlenir. Titiz olmayan araştırıcıların ve yorumcuların bilimsel olarak açıklanamayan olayları kendi çıkarları doğrultusunda kötüye kullanmaları işi daha da karıştırdı. Bu bakımdan bilim adamlarının reaksiyonu doğaldır. Buna rağmen biz bu gibi araştırmaların devam etmesi gerektiği inancındayız. Parapsikoloji’yi bütünüyle reddetmek yanlıştır, canlılar arasında henüz anlayamadığımız bir bağ bulunduğuna dair pek çok delil var.
Dilbalığı düşmanlarından kurtulmak için deniz dibinde hiç hareketsiz durur, rengi deniz dibinin rengine aynen uyduğundan fark edilmesi olanaksızdır. Fakat mızraklı köpek balığı hiç şaşmadan onun yerini bulur ve üzerine atılır. Bunun sebebini anlamak için yapılan bir deneyde bu iki balık türü iki ayrı akvaryuma kondu. Dilbalığı korkutuldu, bu sırada garip bir olaya tanık olundu köpekbalığı saldırgan bir hal aldı Muhtemelen dilbalığı korku dalgaları yaymakta ve köpekbalığı bunları yakalamaktadır.
Bir diğer örnek: Metal kutular alındı ve bunlardan herbirinin içine 20 – 40 karınca konuldu, sonra bu metal kutular karınca yuvasının ağzına yakın bir yere gömüldü.  Kontrol amacı ile karınca ihtiva eden metal kutular arasına boş metal kutular serpiştirildi. Kısa bir süre sonra karıncalardan oluşmuş bir kurtarma ekibi olay verine geldi. Gelen karıncaların hemen hepsi içinde karınca bulunan metal kutuların üzerinde toprağı kazmağa başladı, hapsedilmiş arkadaşlarını kurtaracaklardı. Boş metal kutular üzerindeki toprağı kazmadılar, keza kurşun kutulara konulmuş karıncalar üzerindeki toprağı da kazmadılar. (Bilindiği gibi kurşun röntgen ve gamma ışınlarını geçirmez, diğer bazı ışınları da geçirmiyor olabilir) Bir çeşit görünmez ışınlar yaymak mı (emisyon) söz konusu acaba?
Bunlara benzer pek çok deney yapılmıştır. Fakat işin zorluğu şurada ki listeyi uzatmak bize bu garip olayların sebepleri hakkında hiçbir bilgi vermeyecektir. Biyolojik bağ haricinde de birçok izah tarzları olabilir. Cevap nedir?
Bazı insanlar diğer insanların biyolojik alanını hisseder, bunu elleri ile yapar. Baştan şunu belirtelim ki bu öznel (sübjektif) bir duygu olup hiçbir aletle ölçülemez. Hastalık hallerinde biyolojik alan değişmektedir. Eller bu değişikliği hisseder ve böylece hastalık tanınır. Bizimle çalışan bazı araştırıcılar bir diğer insanda hangi dişin ağrıdığını kesinlikle söyleyebilir.

Böyle aşırı duyarlı kimseler yalnız teşhisle kalmaz tedavi de ederler İyileştirici, hastanın biyolojik alanının dengeye geldiğini söyleyince tedavi tamamlanmış olur. Bundan sonra iyileştiricinin sübjektif duygularını âletlerle kontrol edebiliriz.

İnsanların iç organları deri üzerinde akupunktur noktaları ile “temsil edilir”, bu noktaların elektriğe direnci çevresindeki deriden daha düşüktür Hastalık halinde elektriğe direnç artar. Tedaviden sonra direnç yine azalır; bu durum bir âletle kaydedilebilir. Hastanın çarçabuk iyileşmesi de gösterir ki biyolojik alanı artık dengededir.
Bu olayın fiziksel tabiatını gösterebilmek üzere Moskova’daki bütün mucizevî iyileştiricileri bir araya getirdik ve özel fotoğraf filmleri yardımı ile ellerinin yaydığı ışınların (emisyon) sebep olduğu izleri inceledik. Usta olmayan iyileştiricilerden biri film üzerinde ezilmiş karıncalar zincirine benzeyen bir iz bıraktı, en usta olan ise yan yatmış harflerden ibaret düz bir çizgi çizmişti. Böyle yalnız 10 ustamız var Laboratuarımızda mucizevî iyileştiriciler için 9 aylık deneysel bir kurs açtık, kurs en iyi doktorlar için açıldı. Ellerin yaydığı ışınların bıraktığı iz pratikte yararlı olmaktadır, bu sayede bu işe en uygun adayları seçmek mümkündür, kursa katılmak isteyenlerin % 60″ının bu işe yatkın olduğunu böyle anladık.

SORU — Bu, halkın çoğunluğu iyileştirici olabilir anlamına gelebilir mi?

VENCHAUNAS — Buna cevap veremem. Şurası var ki bize gelen insanlar kendilerinde böyle olağanüstü bir yetenek bulanlardı. Fakat kanımca bu gibi yetenekli insanların sayısı fazladır. Belki de ilerde herkes az çok iyileştirme yeteneğini kazanabilecektir, fakat bugün için yalnız tıbbî personele kurs yapıyoruz.

SORU — Bu metotla hangi hastalıklar iyileştirilebilir?

VENCHAUNAS — Çok çeşitli, örneğin grip Kanama durdurulabilir. Birgün bizim grup bir klinikte idi, biyolojik alana göre hastalıkları teşhis üzerinde testler yapıyorduk. Bu sırada klinikte ciddi bir ameliyat yapılmakta idi, dokularda bir boşluk açılmıştı, birden görülmeyen bir kan damarı patlayıverdi, damarın yerini bulmak mümkün değildi. Gitgide daha fazla kan akıyordu. Cerrahlar bizim yardımımızı istediler İyileştiricilerimizden biri 20 dakika çalıştıktan sonra nihayet kanamayı durdurdu. Boşluk kandan temizlendi, kanayan damar görüldü ve dikildi Ameliyat başarı ile bitirildi.
Bir diğer olay. Birgün bizle çalışanlardan birine ki henüz iyileştirici olamamıştı, fakat onlarla çalışırken bir şeyler öğrenmişti— bir komşusu geldi: adamın elinden kan fışkırıyordu. Evde dülgerlik yapayım derken parmağını torna- vida ile delmişti. Acilen bir şey yapılması gerekiyordu. Adamımız iyileştiricilerden öğrendiği tarzda kanı durdurmayı denedi. Her iki adam da hayret içinde kaldılar: kanama durmuştu.

SORU — Fotoğraf filmi üzerinde iz bırakan nasıl bir ışın (emisyon)?

VENCHAUNAS – Bugüne dek kimse bilmiyor Bugüne dek âletler elden gelen bir ışın gösteremedi. İzler orada idi. fakat izleri bırakan ortada yoktu.
Elin yaydığı ışınlar indirekt olarak yüksek frekans fotoğraf ünitesi ile gösterilir. Işınsal dejarj’lar (boşalmalar) elin etrafında bir parlaklık (hâle) gösterir.
Bir insan dıştan ne kadar sakin görünürse görünsün parmaklarının parlaması duygusal durumunu gösterir. Teste tabi olanlardan birisi herkesi hayrette bıraktı: parmaklarındaki parlamayı söndürebiliyordu, bir diğer deyişle duygularının kapağını kapayabilmekte idi.
Ünitemiz yeraltındaki şeyleri keşfeden kâhinlerin ellerinde tuttukları metal çubuğun da tipik olarak parladığını gösterdi. Bu gibi kâhinler bir anten yardımı ile (metal çubuk, bir parça bükülmüş tel v s ) yeraltındaki suların, maden yataklarının, mağaraların yerini bulabilirler Bu parlama yalnız kâhin kehanette bulunurken değil kehanetini hatırladığı zaman da meydana gelir. Böylece anlaşılmaktadır ki anten yeraltındaki bir anormalliğe yaklaştığında kâhinde doğan bir güç tarafından aktive edilir, kendiliğinden aktive olması söz konusu değildir.
Az önce anlattığım olaya biyofizik etki deniyor, bu, yalnız bir araştırma konusu değildir, büyük pratik başarılar da sağlar. Bizim kâhinlerimiz büyük masraflar yaptırmadan devasa yeraltı hazineleri keşfederek devlete milyonlar kazandırdılar.  Son zamanlarda Moskova yakınlarında gömülü büyük bir hazine keşfettiler En azından böyle bir hazine olduğunu iddia ediyorlar Bunun doğru olup olmadığı arkeolojik kazılarla anlaşılacak Bakalım ne bulunacak?
Araştırmalarımızın son avenüsü insanın bitkilerle olan ilişkisi Bu gibi deneyler ABD’de başlatıldı Bitkilerin tehdit edilmeye karşı bir tepki gösterdikleri keşfedildi Örneğin bir insan “Şimdi seni kökünden koparırım” diye düşünürse âletler bitkiden geçen akımın değiştiğini gösteriyor.

SORU — Bilim adamlarının çoğu bu gibi deneyleri tekrarladıklarında sonuç alamadıklarını bildirdiler. Oysa doğa kanunlarında her zaman aynı sonuç alınması gerekmez mi?

VENCHAUNAS — Bizim deneylerimiz sonuç veriyor. Bitkilerin yalnız tehdide değil, kendileri ile ilgili herhangi bir davranışa cevap verdikleri anlaşılmıştır. Tabii bu olayın aydınlanmamış yanları çok, fakat kuşkusuz deneyler devam etmelidir.

SPOUTNIK’den
Çeviren: Dr. Selçuk ALSAN

1 Yorum

Cevap Ver

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Exit mobile version