İlhan Berk: “Nerden başlasam yine oraya geliyorum. Ben gidiyorum. Ölüme”

İlhan, Berk, ilk şiirlerini Manisa Halkevi’nin dergisi Uyanış’ta yayımlamıştır (1935). Berk, 19 yaşındayken Güneşi Yakanların Selâmı adıyla kitaplaştırdığı bu şiirlerinde “hece vezni” kullanmakta ve o dönemin şiir anlayışına özgü bir karamsarlık taşımaktadır. “Sonsuzluk”, “kızıl”, “hülya”, “ateş” en sevdiği sözcükler olarak görünmektedir. Dil anlayışı da henüz döneminden kopamamıştır ki, bunu da 19 yaşındaki bir şair adayı için doğal karşılamak gerekmektedir: “Kıpkızıl hulyalı bir renge yükselmeden gün / Bir devrin neşesini taşımakta yüzün”. Berk’in ilk kitabına adını veren şiirinin son kıtası da şöyledir: “Neler, neler beklenmez nihayetsiz bir yerden / Güneşi içelim mor şafaklar gecesinden / Selâm! Sonsuzluklara, hasret gönüllerden / Selâm, güneşe, göğü yakanlar bahçesinden!”.

İlhan Berk, daha sonra 1940’lara doğru Yeni Edebiyat anlayışı içinde yer almış, Servet-i Fünun (Uyanış), Ses, Yığın, Yeryüzü, Kaynak gibi dergilerde yazmıştır. Türk şiirinin en deneyci şairlerinden biri olan İlhan Berk, durmadan yatak değiştirerek, ama bazı sorunsallara hep bağlı kalarak şiirini günümüze kadar eskitmeden getirmeyi başarmıştır. Başlangıçta yazdığı toplumsal içerikli, yaşama beslediği umuda, şehir yaşamına tanıklık edişine dair, özgürlük ve eşitlik düşleri ile dolu şiirleri; ikinci yeni anlayışının benimsemesi ile birlikre değişim gösterdi. Şiirde imgelemeyi çok iyi kullanan şair; insanı, tarihi, doğayı, mitolojiyi, kentleri ve çağrışımları ile varolmayan bir şiirin izini sürdü.

1950’lerin ortalarında ortaya çıkan genç şairleri etkiledi ve onların bazı özelliklerinde de etkilendi. İkinci Yeni akımına katıldı. “Köroğlu”, “Galile Denizi”, “Çivi Yazısı”, “Mısırkalyoniğne” kitaplarında bu dönemin şiirleri yer aldı. Bu dönemde şiirde anlam yaratmak için anlamsızlıklara yöneldi. Yalnızca anlamsızlığı savunduğu gerekçesiyle eleştirildi. Ardından şiirde konuyu tümüyle yok etme deneyine girişti. Doğu şiirinin klasik kalıplarını denedi, beyit ve türkü biçimlerinden yararlandı.
Arthur Rimbaud ve Ezra Pound’un şiirlerini çevirerek kitaplaştıran Berk, “Kül” adlı kitabıyla 1979 yılında Türk Dil Kurumu Şiir Ödülü’nü aldı. İlhan Berk, araştırmacı kişiliği, özgün duyarlılıkları ve buluşlarıyla 20. Yüzyıl Türkiye şiirinin en önemli isimleri arasındaydı.

Kendisiyle NTV’nin 2 yıl önce yaptığı şöyleşide: “Sevdiğim şairlerin çoğu öldü. Çok azı yaşıyor. Bu çok kötü bir şey. Yani şöyle bir şey düşünüyorsunuz: İşinizi bitirdiniz. Ondan sonra kendi kendinize dersiniz ki, bu şiiri kim anlar, kim sever? Mesela derim ki ben, yazdığım şiirleri René Cher okusun. Böyle özlemlerim olurdu. Şimdi böyle özlemlerim yok. Çünkü bütün sevdiğim şairler öldüler. Bu da kötü bir şey.” diyordu.

İlhan Berk (d. 1918, Manisa – ö. 28 Ağustos 2008, Bodrum)
Balıkesir Necatibey Öğretmen Okulu’ndan mezun olmuş, Espiye’de iki yıl ilkokul öğretmenliğinden sonra Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü’ne girmiştir. Enstitünün Fransızca bölümünden mezun (1944) olan Berk, 1945-1955 yılları arasında Zonguldak, Samsun ve Kırşehir’de ortaokul ve liselerde Fransızca öğretmenliği yapmıştır. Ankara’da T.C. Ziraat Bankası’nın Yayın Bürosu’nda çevirmenlik yapmış (1956), on üç yıl sonra emekli olmuştur (1969).

Arthur Rimbaud ve Ezra Pound’un şiirlerini çevirerek kitaplaştırmıştır. İlhan Berk Bodrum’da yaşamaktadır. İlhan Berk, bu tarihten sonra kendini tümüyle yazmaya vermiş, bir anlatı kitabı dışında, yalnız şiir ve şiire ilişkin yazılar yazmıştır. Berk, modern dünya şiirinin iki büyük şairi sayılan Arthur Rimbaud ve Ezra Pound’un kimi şiirlerini de çevirerek kitaplaştırmıştır. Kül adlı kitabıyla 1979 yılında Türk Dil Kurumu ve İstanbul kitabı ile de 1980 yılında Behçet Necatigil Şiir Ödüllerini kazanmıştır. İlhan Berk 1983’te Deniz Eskisi adlı kitabıyla, Yedi Tepe şiir Armağını’nın 1988’de de Güzel Irmak adlı kitabıyla Sedat Simavi Edebiyat Ödülü’nü (F. Edgü ile) almıştır. 28 ağustos 2008 tarihinde Bodrum’da 90 yaşında vefat etti.

“Yazmak mutsuzluktur, mutlu insan yazmaz.
bu yeryüzünü olduğu gibi görmeme engel olan
ve bana bu yeryüzünü cehennem eden
bu yazmak eyleminden kurtulduğum,
mutlu olduğum bir tek şey var: resim yapmak.”
İlhan Berk

Ödülleri
Kül, 1979 TDK Şiir Ödülü.
İstanbul, 1980 Behçet Necatigil Şiir Ödülü.
Deniz Eskisi, 1983 Yedi Tepe Şiir Armağanı
Güzel Irmak, 1988 Sedat Simavi Edebiyat Ödülü.

Yapıtları

Şiir
Güneşi Yakanların Selamı (1935)
Istanbul (1947)
Günaydın Yeryüzü (1952)
Türkiye Şarkısı (1953)
Köroğlu (1955)
Galile Denizi (1958)
Çivi Yazısı (1960)
Otağ (1961)
Mısırkalyoniğne (1962)
Âşıkane (1968)
Taşbaskısı (1975)
Şenlikname (1976)
Atlas (1976)
Kül (1978)
İstanbul Kitabı (1980)
Kitaplar Kitabı (1981)(Seçilmiş Şiirler)
Deniz Eskisi (1982) (Şiirin Gizli Tarihi’ni de içerir.)
Delta ve Çocuk (1984)
Galata (1985)
Güzel Irmak (1988)
Pera (1990)
Dün Dağlarda Dolaştım Evde Yoktum (1993)
Avluya Düşen Gölge (1996)
Şeyler Kitabı Ev (1997)
Çok Yaşasın Sayılar (1999)

Şiirlerini okumak için tıklayınız

1 Yorum

  1. hüzünlü birer gül yaprağı gibi düşüyorlar toprağa..ustamıza rahmet,sevenlerine baş sağlığı diliyorm…

Cevap Ver

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz