Maslow ve ihtiyaclar hiyerarşisi kuramı


Maslow,1 nisan 1908’de New York’da doğdu. Yalnızlık, aşağılık duyguları, depresyon ve mutsuzluk dolu bir çocukluk ve delikanlılık dönemi geçirdi. Nefret dolu ve itici bir kadın olarak gördüğü annesini hiç sevemedi; hatta öldüğünde cenazesine bile gitmeyi reddetti. Annesi sık sık tanrının kendisini cezalandıracağını söylerdi. Bu tehditlerin de etkisiyle daha küçük yaşta dine güvenmemeye karar verdi ve ateist oldu.

Bir çok okul ve iş değiştirdi. Hayatı boyunca sıkıldığı her şeyi terk etti. Pek çok ödül almasına, bir çok alanda (iş idaresi,eğitim,ilahiyat vs.) yazıları ve konuşmaları ile tanınmasına rağmen hep ıstırap, acı ve ağrılar çekti; kronik yorgunluk, hipoglisemi, kalça artriti ve kalp sorunları vardı. Performans anksiyetesi sorununu ölünceye dek yaşadı. Evliliğinde de (kuzini ile evliydi) hep kafasında soru işaretleri ve sevgi güvensizliği ile yaşadı. Vefatından bir ay önceki son makalesinin girişinde hiçbir zaman cesur bir lider ve hatip olamadığından yakınarak “ben mizaç olarak cesaretsizim ”diye yazıyor ve ekliyordu ”bu da bana hayatım boyunca bitkinlik, gerginlik, korku, endişe ve kötü uykulara mal oldu”.

8 haziran 1970’de hafifçe koşarken 62 yaşında şiddetli bir kalp krizi sonucu vefat etti. Böyle bir yaşamı olan Maslow’un bugün eleştirilere rağmen hala kabul gören bir kuramın yaratıcısı olması ilginç, ama,tesadüf değildir kanımca. Maslow, asla olamadıklarını ve inanamadıklarını bu kuram ile idealize etmiş ve kendini bu yolla yüceltmiştir. Küçük yaşta kaybettiği tanrı inancını ise transandantal (kendini gerçekleştirmenin bir yolu zirve yaşantılar) ve teolojiye (ilahiyat ile ilgili yazılar) olan merakıyla ikame etmiştir.

Kurama gelince; Maslow’un kuramının adı “ihtiyaçlar hiyerarşisi”dir. Maslow’un geliştirdiği bu kuramı genel bir kalıp olarak görmek daha uygun olacaktır. Maslow da ortalama bir kişinin fizyolojik ihtiyaçlarının % 85 ini, güvenlik ihtiyaçlarının % 70 ini, sosyal ihtiyaçlarının % 50 sini, saygı görme ihtiyaçlarının % 40 ve kendini gerçekleştirme ihtiyaçlarının % 10 unu tatmin etmiş olabileceğini ileri sürmüştür.

Maslow, güdüleri mertebeli bir yapı içinde görür ve insanların alt basamaktaki gereksinmeleri giderilir giderilmez üst basamaktakileri doyurmaya yöneleceğini kabul eder. Bu basamaklar şunlardır:

1. Fizyolojik ihtiyaçlar: Yeme, içme, barınma vs.

2. Güvenlik ihtiyaçları: Kendini güven ve emniyet içinde ve tehlikeden uzak hissetmek

3. Ait olma ve sevgi ihtiyaçları: Başkaları ile ilişki kurmak, kabul edilmek ve bir yere ait olmak

4. Değer ihtiyaçları: Prestij,başarı, yeterli olmak ve başkalarınca benimsenip tanınmak

5. Kendini gerçekleştirme ihtiyaçları: Kişinin amacını gerçekleştirmesi ve potansiyelini ortaya çıkarması, kişisel tatmin, kişisel başarı, bilimsel buluşlar

Robinson Crusoe adaya ilk düştüğünde parçalanan gemiden sahile savrulmuş birkaç yiyecek paketini topladı, daha sonra da birkaç parça eşyadan açıktan ve yağmurdan kurtulmak için korunacak kapalı bir yer yaptı. Önce yiyeceklerini(fizyolojik ihtiyaç), sonra da güvenli bir yeri düşündü(Güvenlik ihtiyacı). Daha sonra, Cuma ile ilişkilerinde öğretmen rolü üstlenerek (dil öğreterek,araç kullanmayı öğreterek) saygınlık ihtiyacını giderdi. Crusoe, sonra düştüğü adayı keşfe çıktı ve bütün adayı tanıdı. Bir takvim yaptı. Rahatladığı anda şarkı söylemeye başladı. Bir kutudan çıkan kitapları okumaya başladı. En son aşamada da kendisini adadan kurtarmaya yarayacak bir araç yapıp kendilerini gerçekleştirmeye çalıştılar.

İş yaşamı açısından bakacak olursak da çalışanlar açısından motivasyonun önemi bugün artık tartışmasız bir biçimde kabul edilmiştir. Maslow’un bu kuramına göre şöyle bir tablo oluşturmak mümkündür.

Basamaklar Örnekler

Fizyolojik ihtiyaçlar Yemek ve barınma için yeterli maaş
Güvenlik ihtiyaçları Uzun süreli iş sözleşmesi,güvenli bir çalışma ortamı,eşit fırsatlar
Ait olma ve sevgi iht. Çalışma arkadaşları tarafından kabul görme,yakın dostluklar
Değer ihtiyaçları Etkileyici unvan, büyük ofis,şirket arabası
Kendini gerçekleştirme iht. Otonomi ve kendini geliştirmesini sağlayacak bir iş imkânı

Genel olarak bir alt basamaktaki ihtiyaçlar(gereksinmeler) doyurulmadan bir üst basamağa geçilmez dedik. Ancak, burada yapılan eleştirilerden birisi, bunun her zaman böyle olmadığı ve kişiden kişiye değiştiği yönündedir.Bir anneyi ele alalım. Kendi yemez, çocuğuna yedirir. Çocuğu doğduğunda iş yaşamını ve kariyerini noktalayan pek çok örnek vardır. Aynı şekilde, asgari ücretle çalışan ve henüz fizyolojik ihtiyaçlarını zar zor karşılayan bir kişinin, bir gruba ait olma, saygı görme gibi daha üst düzeylerdeki ihtiyaçlarının olamayacağı yada uzun süre bu ihtiyaçların giderilemeyeceğini söylemek gerekir.Maslow’dan sonra bu kuramı yorumlayan Yoshio Kondo ya göre; birey bütün düzeylerdeki ihtiyaçlara aynı anda sahip olabilir,ancak,göreli önemleri kişinin yaşam standardına göre değişebilir.Belki böyle bir açıklama daha doğru olacaktır. Tartışılması gereken bir diğer konu da şu olabilir: Sanatsal ve bilimsel çabalar,kişilerin yiyecek,barınak ve güvenlik için savaşım verdikleri toplumlarda yeşeremez mi? Maslow’un kuramına göre bu biraz zor görünüyor. Ayrıca, kültürel değerler ve aile ortamı da hangi basamaktaki ihtiyaçların nasıl ve ne şekilde doyurulacağını belirleyen faktörlerdendir. Örneğin;siz kitaba önem veren ve sürekli kitap okuyan bir ailede yetişmişseniz, paranızı çok sevdiğiniz bir tatlıyı almak yerine kitap almaya harcayabilirsiniz.

Maslow’a göre kişinin gelebileceği en son basamak kendini gerçekleştirme basamağıdır. Yazının başında da belirttiğim gibi Kişilerin % 10u bunu gerçekleştirebilir. Çoğumuz kendini gerçekleştiren kişiler olmadığımız halde kısa süren doruk yaşantılarımız olmuştur. Bize verilen bir ödevi tam anlamıyla yaptığımız, bir başkasına onun zor bir durumunda hiçbir karşılık beklemeden yardım ettiğimiz,hiç karşılık beklemeden ve kıskanmadan birini sevebildiğimiz, bir sanat eseri karşısında hayranlık duyduğumuz zaman yada anne-baba olduğumuzsa hissettiğimiz o koşulsuz mutluluk,birer doruk yaşantı örneğidir. Doruk yaşantılar, sürekli olmasa bile herkesin yaşabileceği türdendir. Yaşamını son derece anlamlı gören ve her dakikasını doyasıya yaşayan herkes kendini gerçekleştirmiş sayılabilir.

Maslow,tarihteki bazı ünlü kişileri seçti (Spinoza,Lincoln,Einstein,Eleanor Roosevelt vs.) ve bu kişilerin hayatlarını inceledikten sonra kendini gerçekleştirenlere özel olduğunu düşündüğü nitelikleri ve kendini gerçekleştirmeye götüren davranışları saptadı .

KENDİNİ GERÇEKLEŞTİRENLERİN ÖZELLİKLERİ
Gerçekliği verimli bir şekilde algılarlar ve belirsizliğe tahammül edebilirler.
Kendilerini ve başkalarını oldukları gibi kabul ederler.
Düşünce ve davranış içtendir.
Kendi üzerinde yoğunlaşmaktan çok sorun üzerinde yoğunlaşırlar.
İyi bir mizah anlayışları vardır.
Çok yaratıcıdırlar.
Maksatlı olarak gelenek dışı olmamalarına karşın öz kültürlerinin içselleştirilmesine dirençlidirler.
İnsanlığın refahı ile ilgilenirler.
Yaşamın temel deneyimlerini değerlendirebilirler.
Çok değil az insanla derin,tatmin edici kişilerarası ilişkiler kurarlar.
Hayata nesnel bir açıdan bakabilirler.

KENDİNİ GERÇEKLEŞTİRMEYE GÖTÜREN DAVRANIŞLAR
Hayatı bir çocuğun yaptığı gibi tam bir konsantrasyonla ve her şeyi özümseyerek yaşa
Emin ve güvenli yollara takılıp kalmaktansa yeni bir şey dene
Yaşantıları değerlendirirken geleneğin,yetkenin ya da çoğunluğun sesini değil,kendi sesini dinle
Dürüst ol
Görüşlerin,çoğu insanın görüşleriyle uyuşmuyorsa gözden düşmeye hazırlıklı ol
Sorumluluk al
Yapmayı kararlaştırdığın ne ise o konuda çok çalış
Savunmalarını sapta ve bunlardan vazgeçme cesaretine sahip ol

Psikolog Figen Nas Sağlam (kaynak: http://www.psikiyatrivehayat.com/maslow.htm)

Maslow Piramiti / İhtiyaçlar Hiyerarşisi

——————————————————————————–

Maslow teorisi veya İhtiyaçlar hiyerarşisi teorisi Amerikalı psikolog Abraham Maslow tarafından 1943 yılında yayınlanmış bir çalışmada ortaya atılmış ve sonrasında geliştirilmiş bir insan psikolojisi teorisidir.

Maslow teorisi, insanların belirli kategorilerdeki ihtiyaçlarını karşılamalarıyla, kendi içlerinde bir hiyerarşi oluşturan daha ‘üst ihtiyaçlar’ı tatmin etme arayışına girdiklerini ve bireyin kişilik gelişiminin, o an için başat olan ihtiyaç kategorisinin niteliği tarafınan belirlendiğini sözkonusu etmektedir. Maslow’un kişilik kategorileri kendi aralarında bir dizilim oluştururlar ve her ihtiyaç kategorisine bir kişilik gelişme düzeyi karşılık gelir. Birey, bir kategorideki ihtiyaçları tam olarak gideremeden bir üst düzeydeki ihtiyaç kategorisine, dolayısıyla kişilik gelişme düzeyine geçemez.

Maslow, gereksinimleri şu şekilde kategorize etmektedir. 1. Fizyolojik gereksinimler 2. Güvenlik gereksinimi 3. Ait olma gereksinimi 4. Sevgi, sevecenlik gereksinimi 5. Saygınlık gereksinimi 6. Kendini gerçekleştirme gereksinimi

Maslow’a göre birey için o an başat olan gereksinimler hangi kategoriye ait gereksinimler ise, diğer deyişle günlük etkinlikleri ağırlıklı olarak hangi gereksinimleri doyurmaya yöneliyorsa, kişilik gelişmişlik düzeyi de onun istencinden ya da seçiminden bağımsız olarak bu gereksinim kategorisine karşılık gelen düzeyde bulunacaktır.

Belirli bir kategorideki gereksinimler tam olarak karşılanmadan kişi bir üst düzeydeki kategorinin gereksinimlerini algılamaz, böyle gereksinimleri yoktur. Örnek olarak günlük olarak karnını doyurabilen fakat güvenlik içinde bulunmayan, kendini sürekli olarak olası bir tehdit altında algılayan bir insanın, dünya görüşünü geliştirmek için kitap okumak gibi bir gereksinimi yoktur.

Belirli bir gereksinim kategorisindeki gereksinimlerin karşılanması durumunda kişi, bir üst kategorideki gereksinimleri karşılamaya yönelecektir. Bu durum kişilik gelişme düzeyini de bir üst düzeye sürükleyecektir.

Maslow psikoloji çalışmalarını ‘zihin özürlü’ veya ‘sinir hastası’ süjelerden ziyade, Albert Einstein, Jane Addams, Eleanor Roosevelt gibi örnek teşkil edebilecek insanlar üzerinde yoğunlaştırmıştır. “Özürlü, gelişmemiş, olgunlaşmamış, sağlıksız, kendi kişiliklerini tayin edememiş, insan ilişkileri çarpık, agresif, provokatör, kompleksli, tutarsız, kaypak süjelere dayalı araştırmaların, özürlü bir psikoloji ve felsefeye temel oluşturacağını” savunmuştur. (Motivation and Personality, 1987)

1 Yorum

Cevap Ver

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz