Günümüz bilim adamları, Marksizmi görmezden gelmeyi ya da bilinçle ve pratikle tam olarak özümsendiğinde, dünyayı anlama ve böylece fiziksel ve toplumsal sorunlarımızın üstesinden gelmek için gerekli kolektif yetimizde yeni bir sıçramaya yol açacak olan düşünce yöntemlerinden kendilerini mahrum bırakmayı artık göze alamıyorlar. Bugüne kadar, Sovyetler Birliği dışında, yüzeysel bir Marksizm bilgisinden fazlasına sahip olan bilim işçilerinin sayısı bir elin parmaklarını geçmiyordu ve onlar arasında da Marksist görüşler ancak savaşın hemen öncesindeki yıllarda kavranmaya başlamıştı. Buna karşın, Joliot-Curie, Haldane ve Gordon Childe gibi pek çok Marksist mesleklerinde önde gelen isimlerdi.
Bununla birlikte, diyalektik materyalizmin bilimde uygulanmasının ilk sonuçlarını Sovyetler Birliği’nde görüyoruz. Sovyetler Birliği’nde sürmekte olan bilimsel çalışma, başka yerlerde ve başka zamanlarda kullanılan aynı türden gereçlerle, aynı içsel çözümleme ve tümevarım mantığıyla yürütülmektedir. Diyalektik materyalizm, bilimin gerektirdiği titizliğin yerini tutacak bir yedek değildir. O, neyin bulunması gerektiği konusunda yol göstererek ve bu buluşları etkili kılmak için gerekli araçları sağlayarak bilime etkide bulunur. Diğer bir deyişle, bilimsel ilerlemenin taktiklerinden çok stratejisiyle ilgilidir. Bu, onun ayrıntılı bilimsel çalışmayla hiçbir ilişkisi olmadığı anlamına gelmez; fakat buradaki etkisi dolaylıdır. İyi bir Marksist daha açık görebilmeli, insanların burunlarının dibindeki şeyleri bile görmelerine engel olan önyargılardan ve geleneksel görüşlerden kaçınabilmelidir.
J. D. Bernal
Marksizm ve Bilim