Bejan Matur: İnsan inanıyor aşkın hep olacağına

“Şimdi senin gidişin Ölüm gibiyken Konuştuğum herkes Bir yanını gördü kaybedişin. Derken birleşti dağılmış olan Ve ben kabullendim.”*

Elinde olmadan kirleniyordu insan… Anayurt Oteli – Yusuf Atılgan

Kalın perdenin ardında gün ağarmıştı. Sızan ışıkta odadakiler seçiliyordu artık: Karyola demiri, masa, sandalye, gaz sobası, askıda giysileri, tavandan sarkan ak abajur. Dayanacak mıydı ağırlığına on sekiz gün sonra? Neden, neyi bekliyordu?

Antalya’da yaşamış bir Hıristiyan aziz: Noel Baba

İslam’ın ortaya çıkışından yüzyıllar önce yaşamış olan Santa Claus (Noel Baba) bu yıl da “Müslüman Noel kutlamaz” eylemleri kapsamında protesto edildi. Peki, protesto edilen Santa Claus kim?

Sürgün, Marji̇nal, Yabancı: Entelektüelin Temsil Ettikleri – Edward W Said

0

Sartre’ın Simone de Beauvoir’la olan ilişkisi, Camus’yle yaptığı tartışma, Jean Genet’yle arasındaki sıkı bağlantıyla ilgili bir şeyler okuduğumuzda onu ortamı içinde konumlarız. Sartre işte bu ortam sayesinde Sartre olmuştur, Fransa’nın Cezayir politikasına da, Vietnam’a da karşı çıkan kişi olmuştur.

Montaigne: Birinin yararına olan, bir başkasının zararınadır

0

Atinalı Demades, cenaze levazımatı satmayı meslek edinmiş bir kişiyi, bu işten aşırı kazanç beklediği ve bu kazancın onun için ancak çok sayıda kişinin ölümüyle mümküm olabileceği gerekçesiyle mahkûm etmiş.

İbrahim Kaypakkaya: Kendi milliyetçi politikalarına karşı çıkan herkese “bölücü” diyorlar

Şafak revizyonistleri, “hareketimiz, Türk ve Kürt halklarının devrimci birlik ve kardeşliğine düşmanlık güden her milliyetleri hakim sınıflarla ve onların bölücü politikasıyla  mücadele eder” diyorlar.

İhsan Oktay Anar: Zalimlerin kolları kendi erişilmez isteklerine göre çok kısadır

Ustaların kılınç yapmak için saatlerce ve günlerce dövdükleri demir neden serttir, bilir misin? O, insanoğluna hemen boyun eğmez, çünkü onların, kendisiyle işleyecekleri suçları bilir. Bu yüzden de ortak olacağı günahların bedelini ateşte dövülürken peşinen öder.

Lenin’i OKUMAMAK İçin On Neden! – Paul Le Blanc

Lenin yaşayalı ve öleli çok oluyor. O zaman sorulabilir: Bizim yaşadığımız çok farklı dünyada onu okuma zahmetine neden katlanmalı? Gerçekten de sorulması gereken bir soru bu. İşte size Lenin’i okumamak için on tane anlamlı neden:

“Çevreyi tanımlamak değil, duygularla yaşamak gerekir…”* – Tezer Özlü

Açlık, savaş, geri kalmışlık ve inanılmaz felaketlerle ilgili haberleri kitleler, masal dinler gibi dinliyor. İşte böylesi bir yaşam önümüzden gelip gidiyor. Sen kendi duvarlarının gerisine çekiliyorsun. O, kendi duvarlarının gerisine çekiliyor. Bir başka kentte. Bir başka ülkede. Herkes bir başka kentte. Herkes bir başka dili konuşuyor.

Şeyh Bedreddin: Adil olmayan gücün silahları, yalan, baskı ve korkudur

Nice yaşarsak yaşayalım, sonunda ölecek değil miyiz? — Onun orası öyle. Ama Venediklilerle, bizim başımızdaki Cenevizliler, içlerinde nice bin değerli düşünce olursa olsun, sizin kelleleriniz için Osmanlıdan çok yüklü bir para koparabililer.

Francis Bacon: Güzellik çabucak çürüyen yaz yemişleri gibidir…

0

Erdem, değerli bir taş gibidir, en güzel görünüşünü yalınlık içinde kazanır; kendini de en iyi, yüzü gözü güzel kimselerde değil, duruşu ağırbaşlı, yapısı biçimli kimselerde gösterir.

Ve Günler Yürümeye Başladı – Eduardo Galeano

Ayakkabı 1919’da, devrimci Rosa Luxemburg Berlin’de katledildi. Katiller onu dipçik darbeleriyle öldürüp bir kanalın sularına attılar. O esnada ayakkabısının teki yere düşmüştü. Bir el ayakkabıyı çamurun içinden aldı.

Russell: Mutlu olmak isterseniz, komşunuzun mutluluğuna saygı gösterin

0

Bilgileriniz size, insanoğlunun şimdiye dek tanımadığı bir güç veriyor. Bu gücü iyiye de, kötüye de kullanabilirsiniz. İnsanları birleştiren aile bağına, ancak birlikte mutlu olacağımıza, yoksa tüm perişanlığa gömüleceğimize inanıyorsanız, bu gücü iyiye kullanabilirsiniz. 

Edip Cansever: Elleri tetikte bütün gazetelerin…

Şey Şey Şey ve Şeylerden . Bir adam kendi tiyatrosunda, tamam Bir köpek sokak değiştirdi, korkak İçi süt dolu bir lokanta, ve kapandı Ben ağzıma geleni söyledim, öyle Gene bir ağaç öttü, bu kaçıncı. Sevişsek olmaz mıydı, varan bir

Ali Şeriati: Batı’nın aydını bedel ödeyerek, bizimkiler ise özenerek aydın oldu!

0

Gericiliğe, irticaya, geriye dönüş, eskiye inanma, tarihe bağlanma, ölüye tapınmaya yol yoktur. Bunlara giden bütün yollar tıkanmıştır artık. Biz aydınlar, kendi sınıfımızın teşkil ve tedvin edilmesine baktığımızda, tamamen benzer olduğumuzu görmekteyiz.

Kafka’nın “Merhametsiz bir zorba” dediği Babası: Hermann Kafka

Bazen dünya haritasının önüme serilmiş olduğunu ve senin boylu boyunca bu haritanın üzerine uzandığını hayal ediyorum Franz Kafka, 1919’da dinlenmek üzere gittiği Schelesen’de Julie Wohryzek adında bir kızla tanışıp nişanlandı. Aynı yıl kaleme aldığı Babaya Mektup, yazarın bu nişana karşı çıkan babası Hermann Kafka’ya yanıtıdır.

Ölsen Ölünmez, Yaşasan Yaşanmaz – Aziz Nesin

Yaşar Yaşamaz büyük bir düş kırıklığına uğramıştı. Beyler Koğuşundaki iri herifi Karakaplı Nizami Bey sanarak, herife hem de gönüllü kazıklanmasının acısını ta içinde duyuyordu. On parasız kalmıştı. Bu durum, Yaşar’ı para kazanmak için kamçıladı. Artılı bu Karakaplı Nizami Beylerin kimler olduklarını öğrenmişti.

Eylül Duru İlk Solo Albümü: ”Söz” ve Sevilen Türküleri

Blue Motion adlı caz grubunun solistliğini yapan Eylül Duru, popüler kültürden uzak birçok Karadeniz albümü ve belgesellerde vokalleriyle yer aldı. Anadili Lazca’yı içine alarak Karadeniz’deki etnik dilleri kapsayan “Ev ve Komşu Şarkıları” adını verdiği projesi ile birçok konser verdi

Amin Maalouf: Bir insan hayatının doğumu ile başladığından emin misiniz?

Notlarıma göre ona bir çarşamba rastlamıştım. Ertesi sabah, saat dokuzdan itibaren dar ama yüksek, duvarları üzerinde papatyalar serpiştirilmiş yemyeşil bir kumaşla kaplı ve tuhaf bir çimenlik gibi görünen otel odasındaydık;