Noam Chomsky: Tartışmasız bir şekilde Bush’un suçları Bin Ladin’in suçlarından fazladır

Iraklı komandoların George W. Bush’un yaşadığı yere havadan inip, onu öldürüp cesedini Atlas Okyanusu’na atmaları karşısında bizim nasıl bir tepki vereceğimizi kendimize sorabiliriz. Tartışmasız bir şekilde Bush’un suçları Bin Ladin’in suçlarından fazladır. Yine tartışmasız bir şekilde Bush “şüpheli” değil, Nazilerin asılmasına sebep olan ve Nuremberg İlkeleri’nden alıntı yapmak gerekirse “diğer savaş suçlarından ayrılan en yüksek uluslararası suçların” emrini veren bir “karar verici”dir. Bu suçların sonucu yüz binlerce insan, milyonlarca sığınmacı, bir ülkenin büyük bölümünün yıkımı ve bölgenin geneline yayılan şiddetli mezhep çatışmaları olmuştur.

Operasyonun planlanmış bir cinayet olduğu ve uluslararası hukukun en temel kurallarını ihlal ettiği gün geçtikçe daha açık bir hal alıyor. Baskın esnasında hamlede bulunduğu iddia edilen kurbanın karısını saymazsak, herhangi bir karşı koymaya maruz kalmayan 80 komandonun rahatlıkla yapabileceğinin aksine silahsız kurbanı tutuklamak için hiçbir çabada bulunulmamış. Hukuka biraz saygı duyan bütün toplumlarda şüpheliler tutuklanır ve adil bir şekilde yargılanır. “Şüpheliler” kelimesini vurguluyorum. Nisan 2002’de, FBI şefi Robert Mueller, tarihin en yoğun soruşturması sonrası, saldırının Afganistan’da planladığına ama Birleşik Arap Emirlikleri ve Almanya’da uygulamaya konulduğuna “inandıklarından” daha fazla bir şey söylemeyeceğini basına açıklamıştı. 2002’de sadece inanılan bir şeyin, 8 ay öncesinde, yani Taliban Washington’a kanıt sunulduğu takdirde Bin Ladin’i sınır dışı etme teklifi yaptığında (ne kadar ciddi olduklarını bilmiyoruz çünkü teklif hemen reddedilmişti) bilinmediği aşikâr. Bu kanıtın Washington’ın elinde bulunmadığını da çok geçmeden öğrenmiştik. Bu sebepten Beyaz Saray açıklamasında “11 Eylül saldırılarının hemen akabinde eylemin El Kaide tarafından yapıldığını öğrendik” diyen Obama basitçe yalan söylemekteydi.

O zamandan beri ciddi bir kanıt ortaya sunulmadı. Bin Ladin’in itirafları hakkında çok konuşuluyor ancak bu benim Boston Maratonu’nu kazandığımı itiraf etmeme benziyor. Bin Ladin büyük bir başarı olarak gördüğü bir eylemi sahiplenerek böbürlendi.

Pakistan ordusu ve güvenlik güçlerinin Bin Ladin’in Abbottabad’daki mevcudiyetini bilmelerine rağmen kendisini teslim etmemesine Washington’ın duyduğu öfke de medyada sıkça tartışılıyor. ABD’nin siyasi bir suikast düzenlemek için topraklarını istila etmesine Pakistan’ın duyduğu öfkeden ise pek bahsedilmiyor. Pakistan’daki anti-Amerikan hissiyat zaten oldukça yüksekti ve son yaşananların bu hissiyatı güçlendirmesi muhtemel. Cesedin denize atılması, anlaşılır bir şekilde, Müslüman dünyada hem öfke hem de şüphe uyandırıyor.

Iraklı komandoların George W. Bush’un yaşadığı yere havadan inip, onu öldürüp cesedini Atlas Okyanusu’na atmaları karşısında bizim nasıl bir tepki vereceğimizi kendimize sorabiliriz. Tartışmasız bir şekilde Bush’un suçları Bin Ladin’in suçlarından fazladır. Yine tartışmasız bir şekilde Bush “şüpheli” değil, Nazilerin asılmasına sebep olan ve Nuremberg İlkeleri’nden alıntı yapmak gerekirse “diğer savaş suçlarından ayrılan en yüksek uluslararası suçların” emrini veren bir “karar verici”dir. Bu suçların sonucu yüz binlerce insan, milyonlarca sığınmacı, bir ülkenin büyük bölümünün yıkımı ve bölgenin geneline yayılan şiddetli mezhep çatışmaları olmuştur.

Yakın geçmişte Florida’da hayatını kaybeden Küba uçak bombacısı Orlanda Bosch hakkında da, teröristleri barındıran ülkelerin teröristler kadar suçlu olduğunu ve buna göre muamele edilmeleri gerektiğini söyleyen Bush doktrinini göz önünde bulundurarak, söylenmesi gereken şeyler var. Hiç kimse Bush’un bu söylemiyle ABD’nin işgali ve yıkımı ile suçlu başkanının öldürülmesine davetiye çıkardığını fark etmedi.

Geronimo Operasyonu ismine gelelim. Batı toplumlarında emperyalist zihniyet o kadar derine işlemiş ki, kimse bu ismin Bin Ladin’i soykırımcı işgalcilere karşı cesur bir direniş gösteren biri olarak tanımladığını ve yücelttiğini algılayamıyor. Bu, imha silahlarımıza suçlarımızın kurbanlarının ismini vermek gibi bir şey: Apache, Tomahawk. Ya da Alman Hava Kuvvetleri’nin (Luftwaffe) savaş uçaklarını “Yahudi” ya da “Çingene” olarak isimlendirmesi gibi.

Aslında daha söylenecek çok şey var ancak en bariz ve temel gerçekler bile bize üstünde düşünmek için fazlasıyla şey veriyor.”

Guernica Mag
Çeviri:  Yiğit Atılgan

Cevap Ver

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz