Bir zamanlar bir oğlu ve bir eşeği olan fakir bir karı-koca varmış. İmkanlarını daha iyiye götürmek ve dünyayı tanımak için şehir şehir dolaşmaya karar vermişler ve küçük oğullarını eşeklerinin sırtına bindirip yola koyulmuşlar.
İlk geldikleri köyde insanların arkalarından ”şu terbiyesiz çocuğa da bakın! Kendisi eseğin sırtında rahatça yolculuk ederken, zavallı anne ve babası kan ter icinde yürüyorlar! ” dediklerini duymuşlar.
Baba eşine dönmüş ve “biricik oğlumuzun terbiyesizlikle suçlanmasçna izin veremeyiz, en yaşli ben olduğuma göre eşeğe ben bineyim siz ana-oğul yürüyün ” demiş. Ve böylece giderken başka bir köye gelmişler.
İkinci köyde ilerlerken insanların : ”Şu ahlâksız adama da bakın, kendisi eseğin sırtında seyahat ederken zavallı oğlu ve karısı yürümek zorunda kalmış! ” dediklerini duymuşlar. Ahlâksız biri olmayı kendine yakıştırmak istemeyen baba karısını eşeğin sırtına bindirmiş ve baba-oğul yanlarında yürürken üçüncü köye gelmisler!
Üçüncü köyde insanların arkalarından : ”zavallı yaşlı adam, hem bütün gün eşek gibi çalışıyor, kendisini prenses sanan karısı da hem kocasınınhem de ufacık oğlunun yanında yürümesine aldırmıyor. Herhalde çocuk da üvey evlattır ”dediklerini duymuşlar.
Bunun üzerine tüm aile eşeğin üstüne binmişler ve dördüncü köye ulaşmışlar.
Dördüncü köyde insanların: ”Şu canavar insanlara da bakın! Zavalli eşeğin belini kıracaklar” dediklerini duymuşlar. Eşekten inip ucu de hayvanın yanında yürüyerek beşinci köye varmışlar.
Bu kez duyduklarına inanamamışlar : Köylüler gülerek : “Şu üç salağa bakın, kendilerini taşıyacak bir eşekleri olduğu halde yürüyerek yolculuk yapıyorlar ‘ ‘!!!
SONUÇ :
Genellikle insanlar sizinle alay etmek için her zaman bir eksiğinizi bulacak ve kimse sizi olduğunuz gibi kabul etmeye yanaşmayacaktır.
Bunun için, doğru bildiğiniz şekilde yaşayın ve kalbinizin sizi yönlendirdiği yere gidin.
Bu, alkışı olmayan tiyatronun perdesi kapanmadan; gülün, şarkı söyleyin, dans edin, âşık olun… Hayatınızın her anını değerlendirin.
[youtube]http://www.youtube.com/watch?v=L-302m7khrY[/youtube]
Charlie Chaplin
[1945 yılında ABD’de başlatılan Komünist avında Sosyalizme yakın durduğundan dolayı Amerikadan uzaklaştırılmış ve bu ülkeye girişi yasaklanmıştı. Yaptığı filmlerle ünü tüm dünyaya yayılan Chaplin, 1972 yıllında kovulduğu topraklardan Şeref Oscarı ödülüne Ayrılmak zorunda kaldığı dönemde çektiği -Amerikadaki taşkınlıkları komik bir dile anlatan- “The King New York” adlı filmi ile layık görüldü.
iyi güzel de bu hikaye nasrettin hocanın diye biliyorum 🙂
Merhaba Çetin
Çok normal çünkü öyle anlattılar bize:)
öyle değil mi yani 🙁
Cvp:
evet öyle değil 🙂 bugün bizim nasrettin hocanın sandığımız bir çok fıkra ve metnin benzerlerine yabancı dillerde de başka isimlerle karşılaşıyoruz.
Sarınırm bu biraz kürtçe ya da ermenice şarkıları türkçeye çevirip aslından bir süre sonra kürtçe ya da ermenice olduğunu unutmak/unuturmak gibi birşey…
evet cok güzel ve ders cikarilmasi gereken bir hikaye bencede,,, daha nice buna benzer hikayeler vardir ve nedense sanki hepsi nasrettin hocadan kalmis diye bize resmi ideoloji tarafindan empoze edilmistir. uygarlasma, sivilizasyon medeniyette en az katkisi olan toplumlarda bu tür seyler görülüyor,,, evrensel insanlik degerlerine hicbir katkisi olmayan soven , barbar , zorba bir toplumun etkisinden kurtulmamiz gerekiyor yeter artik,, stanislaw lec diyorki; “kaynagina ulasmak icin, akintiya karsi yüzmek gerekiyor.” cafran emeginiz icin tesekkürler , cok iyi isler yapiyorsunuz,,, spas