“Çin Seddinin İnşası” İle İlgili Fragman – Franz Kafka

Şimdi bu dünyada seddin inşa haberi yayılmıştı. Bu da gecikmiş olarak, haberin ilanından otuz yıl sonra gerçekleşmişti. Bir yaz akşamıydı. On yaşındaydım ben ve babamla ırmak kıyısında bulunuyordum. Sonradan ikide bir üzerinde konuşulan olayı, öneminden ötürü en küçük ayrıntılarına dek hâlâ anımsıyorum.

Babam elimden tutmuştu. Zaten pek yaşlandığı zamana kadar hep severek yaptı bunu; öbür elini ise kaval gibi uzun ve incecik çubuğunun üzerinde gezdiriyordu. Uzun, seyrek, sert sakalı boşluğa doğru fırlıyor, çubuğunu tüttürüp ırmaktan öteye, yukarlara bakıyor, çocukların saygısını kazanmış saç topuzu altın işlemeli ipekten yabanlık giysisinin üzerinde hafif bir hışırtıyla hayli aşağılara sarkıyordu. Derken bir tekne durdu önümüzde. Gemici babama el edip yamaçtan inmesini bildirdi, kendisi de babama doğru yamacı tırmanmaya başladı. Orta yerde karşılaştılar, gemici babamın kulağına bir şeyler fısıldadı, kendisine pek yakın olabilmek için adeta kucakladı babamı. Konuşulanları anlamıyor, yalnız şu kadarını görüyordum ki, babam habere inanmamışa benziyordu; gemici, söylediklerinin doğruluğunu pekiştirmeye çalışıyor, babamsa bir türlü inanmak istemiyordu; gemici, gemicilerin o ateşli tavrıyla söylediklerinin gerçekliğini kanıtlamak için adeta giysisinin göğüs kısmını parçaladı; derken babam sessizleşti ve gemici de paldır küldür teknesine atlayıp uzaklaştı. Düşünceli, bana döndü babam; çubuğunu tak tak vurup temizleyerek kemerine soktu, yanağımı okşayıp başımı kendine doğru çekti. Bu en hoşlandığım şeydi benim, beni pek sevindiren bir şeydi. Böylece eve geldik Sofrada pirinç lapasından buğular tütüyordu, birkaç konuk toplanmıştı yemeğin başına ve tam o anda kadehlere şarap dolduruluyordu. Bütün bunlara aldırış etmeyen babam, daha eşikte gemiciden işittiklerini anlatmaya koyuldu. Söylediklerini kuşkusuz bir bir anımsayamayacağım; ama bir çocuğu bile güçlü etkisi altında bırakan durumun olağanüstülüğünden ötürü anlamları öylesine kafama yerleşmişti ki, yine de bu sözleri aşağı yukarı tekrarlayabilirim. Hani halkın anlayışı bakımından pek tipik özellik taşıdığı için yapıyorum bunu. Babam yaklaşık şöyle demişti: Bir yabancı gemici — bizim buradan gelip geçenlerin hepsini tanırım, ama bu bir yabancıydı — bana az önce imparatoru korumak için büyük bir set inşa edileceğini anlattı; imparatorun sarayının önünde sık sık dinsiz kavimler toplanıyormuş, aralarında cinler de varmış ve kara oklarını imparatora atıyorlarmış.

Franz Kafka
Bir Savaşın Tasviri

Cevap Ver

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz