1909’da Kilikya’daki Ermenilerin kıyımı, bir pop şarkıcısına nasıl malzeme oldu?


Adana’da 1909’da Ermenilere yönelik gerçekleştirilen katliamın ardından, öldürülenlerin anısına yakılan, Ermeni halkının duyduğu acıların bir feryadı olan Adana Ağıdı, bir  pop şarkıcısının elinde neye dönüştü? Sait ÇETİNOĞLU, (bianet) Seden Gürel’in Sebebim Aşk adıyla kendine mal ettiği ağıdı ve o ağıdın öyküsünü anlatıyor

Yazıya konu olan Adanayi Voghb (Adana Ağıdı) isimli Ermeni ağıdını
[mp3]http://www.mavidefter.org/images/stories/audio/adanayi_voghb.mp3[/mp3]
Djivian Gasparyan’dan dinle
[mp3]http://www.mavidefter.org/images/stories/audio/adanayi_voghpe_karnig_sarkissian.mp3[/mp3]
Karnig Sarkissian’dan dinle

1909 yılı Jön Türkler için bir dönüm noktasıdır. 31 Mart olaylarıyla Jön Türkler gerçek jandalarını ortaya koymada eşsiz şans yakalamışlardır. Bu olaylarla diktatörlüklerini ortaya koyma fırsatının yanında, Kilikya’da soykırım provası yapma fırsatını da yakalamışlardır. Kilikya’daki katliamda, (1894–96 katliamlarında olduğu gibi) büyük devletler seyirci kalmış, ordu da amaca uygun olarak ‘mükemmel’ bir şekilde kullanılmıştır. Bu katliam, 1915 Soykırımı öncesi olağanüstü bir deneydir . Vahakn N. Dadrian, Ermeni Soykırım Tarihi – Balkanlardan Anadolu ve Kafkasya’ya Etnik Çatışma1 adlı önemli çalışmasında, Kilikya olaylarını, “soykırım provası olarak gerçekleştirilen eylemler” olarak niteler.

Adana olayları Ermeni toplumu içinde geniş yankı bulmuş, olayların içyüzünü açıklayan yayınlar yapılmış, birçok inceleme hazırlanmıştır. Bunlar içinde Garabet Çalyan’ın Adana Vakası Hakkında Rapor (İstanbul 1911) ve Artin Arslanyan’ın Adana’da Adalet Nasıl Mahkûm Oldu (İstanbul 1909) da vardır.

Kilikya katliamından şans eseri olarak kurtulan; Haçin’de konuşlanmış bulunan Elbistan Redif Taburu Fahri Eczacısı olarak üstün hizmetleri dolayısıyla 1907 tarihinde Sanayi Madalyası’yla taltifi edilen2; 24 Nisan 1915’de birçok Ermeni milletvekili, yazar, sanatçı ve düşünür gibi evlerinden alınarak tehcire tabi tutulan, önce Çankırı’ya oradan da Halep’e dogru yola çıkarılan, daha sonra kendisinden bir daha haber alınamayan (Dersaadet’ten [Başkent] Çankırı’ya teb’id edilen [sürgünle cezalandırılan] Eczacı Agop Terziyan’ın menfasının [sürgün yerinin] Haleb’e tebdili [değiştirilmesi] talebi 24/N /1333 (Hicrî) tarihlidir3) Hagop Terziyan’ın, “İzmiryants” ödülünü kazanan,ancak İttihat ve Terakki hükümeti tarafından toplatılan Kilikya Faciası (İstanbul 1912) kitabı da önemlidir. Piskopos Museg’in Ermenilere Vurulan Darbe (Boston 1916), Suren Bartevyan’ın Kilikya Vurgunu (İstanbul 1910), Arsaguhi Teotik’in Bir Ay Kilikia’da (İstanbul 1909), 24 nisan 1915’te tutuklanan Ermeni aydınları arasındaki tek kadın olup mucizevi şekilde soykırımdan kurtulan, Zabel Esayan’ın Yıkıntılar Arasında (İstanbul 1911) başlıca incelemeler arasındadır.

Adana faciasi aynı zamanda edebiyat, şiir ve ağıtlarda işlenmiştir. Bunlardan biri de Simpad Pürad’in Ermeni halkı arasında Adana Ağıtı olarak bilinen Adana Kıyımı ağıdıdır. Aslı Ermenice olan Ağıt’ın Türkçesi:

ADANA KIYIMI

Ağlasın Ermeniler bu acı kıyıma,
Çöle döndü, görkemli Adana.
Ateş ve kılıç vicdansız talan,
Rupen’in evi ah oldu viran.

Verme artık ışığını ey yüce güneş,
Etrafında sakla yüce yasını.
Güney rüzgarı geçti ülkeden,
Soldu, kurudu çiçek ve ağaç.

Zavalli Ermeniler bir dakikada,
Düştüler vicdansız kılıc altına.
Kilise ve okul alevler içinde,
Binlerce Ermeni öldü hunharca.

Kanunsuz duygusuzlar, yetim bıraktı,
Evladı anasından, gelini damadından,
Alcak Adil ile duygusuz Cavit,
Doydular içip Ermeni kani.

Görkemli Adana boşaldı bitti,
Küllere boğuldu bütün Kilikya.
Sevgili Hacın yaşadı yalnız,
Dondu kaldi Zeytun, bir kaya gibi.

Ateşler içinde üç gün üç gece,
İçerden kılıç, dışardan topla,
Sildiler Ermeniyi dünya yüzünden,
Kanlar akıyor berrak sulardan.

Yetmez mi artık bu adilikler,
Ağlayıp sızlayıp taşıdık sonsuz,
Yabancının evinde güven kayboldu,
Şerefimizle ölelim bu topraklarda.

Adana’da vahşice öldürülen 30 bine yakın kişinin anısına yakılan, Ermeni halkının duyduğu acıların bir feryadı olan bu ağıt, Seden Gürel adlı bir pop şarkıcısı tarafından melodisine kendi kafasından bir söz yazılıp Sebebim Aşk adıyla kendine mal edilerek, bir aşk şarkısına dönüştürülmüştür.

Seden Gürel adlı pop şarkıcısının bu tutumu, Ermeni halkının acısına saygısızlığın bir yeni bir örneğidir. Bırakın insanlar bari yaslarını tutabilsinler, yaslarına saygısızlık yapmayalım!

Ekim 2008
——————————————————————————–

1) Vahakn N. Dadrian, Ermeni Soykırım Tarihi – Balkanlardan Anadolu ve Kafkasya’ya Etnik Çatışma, Çev. Ali Çakıroğlu, Belge Yayınları, 2008
2) BOA.DH.MKT, Dosya 999, Gömlek 3
3) BOA.EUM.VRK.Dosya 15 Gömlek 41

2 Yorumlar

  1. kardeşler sizlere diye bilecegim hiç bir söz ifade etmez acımı ….hüznümü ben hode barddıma az çi biim hode barddıma az ğırmonçi deme …….yaşayan rab adıyla sizzlere esnlik dilerim ğörüşmek üzere

Cevap Ver

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz