9 Maddede Albert Einstein’ın Savaş Karşıtı Mücadelesi

Albert EinsteinEinstein, hayatı boyunca iki dünya savaşına tanık olmuş ve yaptığı bilimsel çalışmalarla ister istemez bu savaşların gidişatını etkilemiştir. Yaşanılan birçok olay onu derinden etkilemiş, bunun sonucunda Einstein dünyadaki varolan durumu sorgulama ve bu gidişatı etkileme çabası göstermiştir. Örneğin günümüzde çoğumuzun öğrenince önce şaşırdığı, sonra kanıksadığı bir gerçek olarak Amerikan halkının dünyadaki olaylara ilgisizliği ve bu konularda bilgisizliği 8’inci maddede ifade edildiği gibi Einstein tarafından öngörülmüştür. Amerika teknoloji olarak diğer devletlere görece ileriyken Amerikan halkının bu gelişmelere kıyasla birçok konuda geride kalmışlığı ve ilgisizliği, bilimin topluma yayılmamasıyla ve sadece teknoloji üretme vizyonu verilerek kısır bırakılmasıyla açıklanabilir.

İkinci maddede bir kısmı alıntılanan mektubu Einstein, 1931 yılında Freud’a yazmıştır. Maddedeki alıntılarla özetlenebilecek mektuptan yapılan alıntılarda da görüldüğü gibi Einstein savaşı bitirme görevini yine savaşı başlatan dinamikleri yaratan ve bunları muhafaza eden devletlerce başı çekilen Milletler Cemiyeti’ne verme yanlışına düşmüş bununla da kalmamış din kurumlarının toplumu savaşa dahi sürükleyebilen ideolojik işlevlerini gözden kaçırmıştır.

Bu listede genellikle Einstein’dan alıntılarla olmak üzere Einstein’ın yaşanılan dünya savaşlarının vahşetine karşı mücadelesi anlatılmaya çalışıldı. Bu mücadelenin eksik yönleri olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Einstein’ın savaş karşıtı mücadelesinin eksikliklerini kapsamlıca düşünmek ve tartışmak başka bir yazıya ve okuyuculara kalsın.

1- Diğer eğitimli insanlara görev biçmesi
1914’te, Birinci Dünya Savaşı sırasında ana fikri, ‘Tüm ülkelerdeki eğitimli insanlar barışçıl davranışlarıyla diğer insanları etkileyerek gelecek savaşlara engel olmalı.’ olarak özetlenebilecek ‘Avrupalı’lara Manifesto’ isimli militarizme ve kendi deyişleriyle bu barbar savaşa karşı hazırlanan –aynı zamanda Alman hükümeti destekli ‘Manifesto to the Civilized World’ adıyla 100 ünlü Alman entellektüelin desteklediği manifestoya da cevap olan- manifestoyu imzalayabilecek kadar cesur olan Einstein dışında yalnızca üç kişi vardır.

2- Freud’a yazdığı mektup: ‘Niçin Savaş?’
“(…) Politik önderler ve yönetimler yerlerini ya zorbalığa, ya da yığınların oyuna borçludurlar. Ulusların düşünce ve ahlâkça yüksek bölüklerinin temsilcisi sayılamazlar. Ama, seçkin aydınlar, bugün halkların tarihi üzerinde doğrudan doğruya hiç bir etkide bulunamıyor; oraya buraya dağılmış bulunmaları günün sorunlarının çözümlenmesine doğrudan doğruya katılmalarına engel oluyor. Yaptıkları ve yarattıklarıyla yetilerini ve iyi niyetlerini göstermiş olanların kendi kendilerine bir araya gelmesi, dünyaya bir değişiklik getiremez mi dersiniz? Üyeleri birbirleriyle sürekli düşünce alışverişi içinde bulunacak olan bu uluslararası birleşme, tutumlarını basında ortaya koyarak, imzalarının sorumluluğunu yüklenerek, politik sorunların çözümü üzerinde önemli ve uyarıcı bir etki sağlayabilir (…)”

“(…) Doğrusu ben, böyle bir işe girişmeyi büyük bir ödev sayıyorum. Böyle bir yüksek aydın topluluğu kurulunca, sistemli olarak dinsel kurumları da savaşa karşı harekete geçirmeye çalışmalıdır. İyi niyetleri bugün acı bir boyun eğme ile felce uğrayan bir kişiye içten destek olurdu. Düşünce ürünleriyle yüksek bir saygınlığa ulaşmış olan kişilerin kurduğu böylesi bir topluluk, Milletler Cemiyetinin güçleri için değerli bir dayanak olacaktır. (…)” [devamını oku>

3- Doğa bilimcilerinin görevi
1922’de Almanca bir pasifist el kitabı yayınlanır. Einstein bu kitaptaki bir makalesinde “kültürel değerlere sahip çıkan biri pasifist olmakta başarısızlığa uğrar. Bir doğa bilimcisi çalışma alanının evrensel doğası ve uluslararası işbirliğine bağlı olması sebebiyle pasifist amaçlara duyarsız kalamaz. Teknolojideki gelişme dünyadaki ekonomileri birbirine bağımlı hale getirdiğinden her savaş küresel etkilere sebep olur.’ yazarak, doğa bilimcilerine barışçı bir görev biçer.

4- Milletler Cemiyeti ile ilişkisi
Einstein ve diğer ünlü entellektüeller (Örneğin, radyoaktivitenin ve pek çok atomun kaşifi Marie Curie) barışı sağlamak göreviyle Milletler Cemiyeti’nin entelektüeller grubuna davet edilir. Başta bunu kabul eden entelektüeller, daha sonra bu Cemiyet’in en güçlü devletlerin lehine çalıştığı yönündeki izlenimleri sonucu ayrılmışlardır.

“Savaşsız bir dünyanın mimarları askerlik görevini yapmayı reddeden gençler olacaktır.”

5- Zorunlu Askerliğe karşı oluşu
1914’ten beri tüm dünyada savaşa karşı bireysel direnç gösterme yönünde bir hareket büyüyordu. Einstein, 1928’de ‘orduya hizmeti’ kesinlikle reddettiğini açıklamıştı. Dünyada tanınan diğer pasifistlerle beraber zorunlu askerlik hizmetine karşı bir manifestoyu imzaladı.

6- Toplumu harekete geçirme çabası
30’ların sonunda Einstein Amerika’ya seyahat eder. Bu ziyaret, meşhur ‘%2 konuşmasını’ yaptığı ziyarettir. Bu konuşma: ‘Gerçek bir pasifist, zorunlu askerliğin bulunduğu ülkelerde askeri görevi reddetmelidir. Gerçek pasifistler zorunlu bir askeri hizmet yoksa hiçbir durumda silah altına girmeyeceklerini kamuoyuna duyurmalıdır. Ne olacak ki, bizi hapse atmazlar mı, diyenlere cevabım; yüzde ikiniz bile savaşmayı reddederseniz hükümetlerin eli kolu bağlanacaktır, bu kadar kişiyi hapse atmaya güçleri yetmez.’ Bu konuşmadan sonra ‘%2’ yazılı rozetler genç Amerikalı’ların ceketlerinde görülmeye başlandı.

7- Bilimin savaş karşısında nasıl bir tavır takınması gerektiği konusunda düşüncesi
Yaptığı seyahat California Teknoloji Enstitüsü’ne ziyaret amacını taşıyordu. Einstein bu ziyaretinde buradaki yüzlerce ‘Caltech’ öğrencisine: ‘Pratikte bilim neden bize bu kadar az tatmin sağlıyor? Bu sorunun cevabı basit, bilimi pratiğe dökmenin uygun yolunu bilmiyoruz da ondan. Bilim, savaş zamanlarında insanlara birbirlerini zehirlemeye, sakatlamaya olanak sağlıyor. Barış zamanlarında hayatlarımızı belirsiz bir hale sokuyor. Bizi makinelere köle haline getiriyor. Teknolojik üretimin asıl objesi, ilgisi insanoğlu olmalı. Bunu şemalarınız ve denklemlerinizle uğraşırken asla aklınızdan çıkarmayın.’

“Dünya kötülük yapanlar yüzünden değil,hiçbir şey yapmadan durup izleyenler yüzünden tehlikeli bir yerdir”

8- Bilim ve toplum ilişkisinin etkisini görmesi
Einstein ABD’ye yaptığı gezi sonucunda bir makale yazdı. Bu makalesinde dikkatini çeken bir nokta: ‘Amerika Birleşik Devletleri, günümüzde teknolojik olarak avantajlı ülkeler arasında en güçlüsü. Uluslararası siyasette ABD’nin potansiyel etkisi öngörülemez düzeyde. Fakat Amerikan halkı bu zamana kadar başını silahsızlanmanın çektiği uluslararası büyük problemlere karşı pek ilgi gösermiş değil. ABD halkı dünyanın siyasi gelişimine karşı sorumluluğunun farkına varmalı. Aylak bir izleyici konumunda olanlar Amerika için değersiz. Uzun vadede hepimiz için feci sonuçlar doğurabilir.’

9- Bürokratik yolları zorlaması
1945 yılının Nisan ayında, Leo Szilard ABD’nin bir nükleer silahlanma yarışı başlatacağı yönünde kapıldığı derin korkusunu Einstein’la paylaştı. Einstein dönemin Devlet Başkanı Roosevelt’e mektup yazdı ve ona atom bombasının kullanılmaması konusunda sert bir uyarıda bulundu. Fakat bu mektup Roosevelt 12 Nisan’da öldüğünde Roosevelt’in masasında halen açılmamış durumdaydı. Roosevelt’ten sonra gelen Devlet Başkanı Harry Truman ise kendisine ulaşmak isteyen bilim insanlarına ofisini açamayacak kadar meşguldü.

Ersin Ersözlü
Kaynak:Bilimin sesi | Yayına Hazırlayan: Orhun Ali & Umut Can Yıldız

Cevap Ver

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz